30 Nisan 2012 Pazartesi

18 günlük Hollywood diyeti 16. Gün

Şu günlerde raflardaki yerini alan papaz eriğini, hem lezzeti hem de içerdiği vitaminler sayesinde 18 günlük diyetinizin son günlerinde gönül rahatlığıyla tüketebilirsiniz
Bahar denilince ilk akla gelen meyvelerden olan papaz eriği, lezzetiyle olduğu kadar vitaminleri ve düşük kalorisiyle rejimlerde sıkça tüketiliyor. Siz de Cameron Diaz gibi erik tutkunuysanız; günde 585 kalori aldıran 18 günlük Hollywood diyetinin son günlerinde papaz eriği yemeden geçmeyin.

ZEYTİNYAĞLI TAZE FASULYE
MALZEMELER: 
 Yarım kilogram fasulye
 1 çay bardağı zeytinyağı
 1 adet kuru soğan
 2 adet domates
 1 çay kaşığı toz şeker
 Tuz

HAZIRLANIŞI:
Fasulyeler kılçıkları çıkarılarak ayıklanır. Ortadan ikiye kırılır, bol suda yıkanarak temiz suyun içinde bırakılır. Orta boy tencereye yağ konur. Rendelenmiş soğan, rendelenmiş domates konur. Suyun içinden alınan taze fasulyeler eklenir, tuz ve şeker ilavesiyle ocağa konur. 10-15 dakika kısık ateşte su ilave etmeden tahta kaşıkla karıştırılarak fasulyelerle domates soğanın iyice hallolması ve suyunu çekmesi beklenir. Sonra fasulyelerin üzerine bir parmak çıkılacak şekilde sıcak su eklenerek pişmeye bırakılır. Piştikten sonra soğumaya bırakılır.

KEMİKLERİN DOSTU
B vitamini içeren erik, kalp, böbrek ve karaciğer hastalıklarına karşı koruyucudur. Kansızlığı giderir. İştah açar ve ihtiva ettiği lifler nedeniyle hazmı kolaylaştırır. Ancak eriğin fazlası da ishal gibi sorunlara yol açabilmektedir. Erik ateş düşürücü özelliğiyle de bilinir. Bünyesinde bol miktarda su bulunduran erik, regl düzenleyici ve idrar söktürücüdür. Rejim yapan ve romatizma rahatsızlığı olanlara iyi gelir. Ayrıca erik, potasyum ve magnezyum mineralleri açısından da zengin bir yaz meyvesidir.

EN SEVDİĞİ MEYVE
Ünlü Hollywood yıldızı Cameron Diaz, en sevdiği meyvenin erik olduğunu söyleyerek, "Yemek için baharın gelmesini iple çekiyorum" demişti.

16. GÜN

SABAH
 1 bardak süt
 1 adet muz

ÖĞLE
 1 porsiyon ızgara tavuk
 1 kase yoğurt

AKŞAM
 Zeytinyağlı taze fasulye
 1 kase erik

Etiketler: ,

18 günlük Hollywood diyeti 15. Gün (Domates)


İçerdiği vitaminler nedeniyle günlük yaşamın olmazsa olmazı domates, diyetlerin de vazgeçilmezi. Domatesi günde 585 kalori alımına izin veren 18 günlük diyet listenizde ister taze olarak tüketin ister domates suyu için...

ZEYTİNYAĞLI KEREVİZ
Hazırlanışı: Arpacık soğanlarla, havuçlar zeyitinyağında hafifçe öldürülür. Doğradığınız kerevizler 15 dakika kaynatılır. Kerevizlerin suyu süzülerek, tenceredeki soğan ve havuçların üzerine katılır. Doğranmış iki adet patates, tuz, 1 limonun suyu ilave edilir. Üzerine 2 bardak su katılır. Orta ateşte pişirilir. Artık servise hazır.

MALZEMELER:
 1 kilo kereviz
 2 adet orta boy havuç
 2 adet orta boy patates
 10 adet arpacık soğan
 1 çay bardağı zeytinyağı
 1 demet maydanoz
 1 adet limon
 2-3 bardak su
 Yeterince tuz

PÜZÜRSÜZ CİLDİN KIRMIZI DOSTU
İster taze olarak tüketip ister suyunu içebileceğini domatesin faydaları saymakla bitmiyor. Kabuk ve çekirdekleriyle bağırsakları harekete geçirir, kabızlığı giderir. Safra ve böbrek taşlarının oluşmasına engel olur. İştahsızlık çekenlere çok faydalıdır. Nasır üzerine bağlanırsa, nasırın sökülmesini kolaylaştırır. Cilde tazelik ve pembelik verir. Çıbanların oluşmasını engeller. Arı sokmasında ve yanıkların tedavisinde kullanılır. Böbreklerinde iltihap olanlar, suyunu içmelidirler. Her sabah içilen bir su bardağı domates suyunda kansere karşı etkili bir çözüm olabilecektir.

HER ÖĞÜN DOMATES
Ünlü manken Adriana Lima, her öğünde domates yediğini belirterek, "Güzelliğimi bu kırmızı sebzeye borçluyum" demişti.

15. GÜN LİSTESİ

SABAH
 Beyaz peynir
 Domates
 Salatalık

ÖĞLE
 Yağsız mevsim salatası
 1 porsiyon tavuk göğsü

AKŞAM
 1 tabak zeytinyağlı kereviz
 1 kase yağsız yoğurt

Etiketler: ,

18 günlük Hollywood diyeti 14. Gün (Havuç)


Doğum yaptıktan sonra hızla kilo veren Miranda Kerr, diyet programında havuç ve havuç suyuna sıklıkla yer verdi. Hızlı kilo verme sürecinde bağışıklık, sinir ve sindirim sisteminin korunması gerektiğinin altını çizen uzmanlar, bunun için bol miktarda havuç tüketilmesini öneriyor.

PÜZÜRSÜZ CİLDİN TURUNCU DOSTU
A, C, B1 ve B2 vitaminlerince zengin bir ürün olan havuç, haftada beş kere yendiği takdirde Harvard'ın araştırmalarına göre kadınlarda kalp krizi ve felç tehlikesini yüzde 68 oranında azaltıyor. Her gün yenen bir havuç da akciğer kanseri tehlikesini yarıya indiriyor. Havuçtaki Beta-Karotin de gözleri yaşlılığın getirdiği görme zayıflığından koruyor ve bağışıklık sistemini kuvvetlendiriyor. Mide ve bağırsak kanamalarını önler. Kansızlığı giderir. Kırışıklıklarını giderir.

HAVUÇ SALATASI

MALZEMELER:
 4 adet havuç
 1 çorba kaşığı yoğurt
 3 çorba kaşığı mayonez
 2 diş sarmısak
 1 çay kaşığı tuz
 Zeytinyağı

YAPILIŞI:
Havuçları rendeleyin. Sonra havuçları orta ateşte biraz yağ ile kavurun. Kavurduktan sonra bir müddet soğumaya bırakın. 1 çay kaşığı tuz, 3 çorba kaşığı mayonez, sarımsak ve bir çorba kaşığı yoğurt ekleyin ve hepsini birden karıştırın. Servis yapın.

14. GÜN LİSTESİ
SABAH
 1 adet sahanda yumurta
 Domates,
 Salatalık

ÖĞLE
 1 porsiyon ızgara köfte
 Yağsız salata

AKŞAM
 1 tabak havuç salatası
 Yağsız yoğurtla yapılmış meyve salatası

Etiketler: ,

18 günlük Hollywood diyeti 13. Gün (SEMİZOTU)


Hem sağlık hem de güzellik iksiri olarak bilinin yeşil çay, 18 günlük Holyywood diyetinin de vazgeçilmezi. Siz de Alessandra Ambrosio gibi her gün 1 fincan yeşil çay tüketerek daha hızlı ve sağlıklı kilo verebilirsiniz.

KANSERİN DÜŞMANI
Yeşil çayı, Çinliler yıllarca baş ağrısından depresyona kadar birçok hastalığın tedavisinde kullanmış. Kuvvetli antioksidanlar içerir. Vücudumuzun antioksidan ve günlük su ihtiyacını da karşılar. Kanser riskini azaltır; kolon, pankreas, rektum, mesane, mideki sağlıklı hücrelere zarar vermeden, kanser hücrelerinin büyümesini önler.

SEMİZOTU SALATASI

MALZEMELER:
 1 çay bardağı zeytinyağı (azaltılabilir ya da koyulmayabilir)
 1,5 tatlı kaşığı tuz
 2 su bardağı yoğurt
 1 demet semizotu
 2 diş sarımsak

YAPILIŞI:
Semizotunu ince ince kıyın. Sarımsakları dövün. Yoğurt, sarımsak, tuz ve zeytinyağını semizotuna ekleyip karıştırın. Varsa taze nane yaprakları ile süsleyerek servis yapın.

KEMİKLERİN DOSTU
Yeşilçay, şifa deposu gibi. İşte faydalarından bazıları: Hipertansiyon riskini azaltır ve kan basıncını ayarlar. Kolestrolü düşürür. Beyin tümorünü küçültür. Kalp krizinin riskini azaltır. Böbrek hastalıklarına karşı koruyucudur. Yorgunluğun ve stresin azalmasına yardım eder. Anti-bakteriyal ve anti-viral özellikleri vardır. Menopozun yan etkilerini azaltır. Kemik mineral yoğunluğunu artırır. Kemik erimesini önler. Migrene iyi gelir. İdrar söktürür.

13. GÜN LİSTESİ
SABAH
 Sahanda 1 yumurta
 Domates, salatalık
 1 fincan yeşil çay

ÖĞLE
  Semizotu salatası

AKŞAM
 1 porsiyon ızgara tavuk göğüs
 Yağsız salata

Etiketler: ,

18 günlük Hollywood diyeti 12. Gün (Mısır)


Enerji deposu olan mısır, düşük kalori alımı nedeniyle yorgun düşen bedeninizi canlandırır. 18 günlük Hollywood diyetinde de mısır sofranızdan eksik olmasın.

TOKLUK HİSSİ VERİYOR
Mısır, özellikle Halle Berry gibi şeker hastaları için önemli bir besin kaynağı. Yüksek lifli olması sayesinde tok tutucu bir özelliği de olan mısırı; ister haşlanmış olarak tüketin, ister çorbasını için... Günde 585 kalori aldıran 18 günlük Hollywood diyetinizde, 10 gün mısır tüketimine izin var...

SÜTLÜ MISIR ÇORBASI

MALZEMELER:
 1 su bardağı mısır
 1 litre süt
 1 çorba kaşığı mısır unu
 1 çorba kaşığı un
 4 çorba kaşığı sıvı yağ
 1 tatlı kaşığı tuz

YAPILIŞI:
Yağ, un ve mısır unu, 2-3 dakika kavrulur. Üzerine karıştırarak soğuk süt katılır. Süt ısınınca, mısır ve tuz eklenir. Bir taşım kaynatılır, ateşten alınır. Sıcak servis yapılır.

TANE TANE ŞİFA DEPOSU
Çok iyi bir enerji kaynağı olan mısır, vücuda ve zihne enerji verir. Yorgunluğu giderir. Bağırsakları yumuşatır. Mide şikayetlerini azaltır. Göz ve diş sağlığı için faydalı bir besin olan mısır böbreklere de yararlıdır. Damar sertliğini önler. Kalp hastalığı riskini azaltır. Mısır püskülü tam bir potasyum deposudur. Romatizmaya iyi gelir.

12. GÜN LİSTESİ

SABAH
* 1 kase yağsız süt ile hazırlanmış meyve salatası

ÖĞLE
* Izgara tavuklu salata

AKŞAM
* Sütlü mısır çorbası
* 1 çorba kaşığı zeytinyağı ilave edilmiş salata

Etiketler: ,

18 günlük Hollywood diyeti 11. Gün


Adı ve vitamin deposu olması nedeniyle hemen hemen herkesin sevdiği portakal, 18 günlük Hollywood diyetinin de vazgeçilmezi... Jennifer Aniston da; günlük vitamin ihtiyacını portakal ya da portakal suyu tüketerek karşılayan ünlüler arasında...

MALZEMELER:
 3 yumurta
 7 çorba kaşığı şeker
 7 çorba kaşığı un
 1 çay kaşığı kabartma tozu
 1 portakal kabuğu ve suyu ŞURUBU İÇİN:
 1 portakal kabuğu rendesi
 2 portakal suyu
 4- 5 çorba kaşığı şeker

HAZIRLANIŞI: Kalıp yağlanır, unlanır. Yumurta ile şeker ve portakal kabuğu rendesi, koyu yoğurt kıvamına gelinceye kadar çarpılır. İçine portakal suyu ve kabartma tozu ile un konup karıştırılır. Kalıba boşaltılıp orta hararetli fırında 40 dakika pişirilir. Soğuyunca tabağa alınır. Portakal kabuğu rendesi ve iki portakal suyu ile 4- 5 çorba kaşığı şeker bir taşım kaynatılıp soğumuş kekin üzerine dökülür.

KARACİĞERİN TURUNCU DOSTU
Portakalın kabuklarında bulunan yanıcı sıvı sivilceler üzerinde oldukça etkilidir. Bağışıklık sistemini kuvvetlendirir. Yüksek tansiyon ve kolesterolü düşürür. Kanser riskini azaltır. Karaciğer tembelliğinin önüne geçer.


11. GÜN LİSTESİ

SABAH
* 2 dilim kepek ekmegi, 2 dilim yagsiz dil peyniri, domates, salatalik,ihlamur – meyve çayi.

ÖĞLE
* Limonlu ve az zeytinyagi gezdirilmis bol yesilsalata

AKŞAM
* 100 gr. yagsiz izgara tavuk eti ve az miktar zeytinyagi ile pismis, limonlu 1 tabak taze brokoli.

Etiketler: ,

18 günlük Hollywood diyeti 10. Gün(Kabak)



Hollywood dünyasının en ünlü yıldızlarından Heidi Klum, doğum kilolarını verirken her gün bol miktarda kabak tüketti. Diyetlerin vazgeçilmezi kabağı ister çorba, ister yoğurtlu isterseniz de zeytinyağlı olarak tüketerek 18 günlük Hollywood diyetinizi yapabilirsiniz…

DİYET MÜCVER TARİFİ

MALZEMELER :
 2 kabak,
 2 dal dereotu,
 1 çorba kaşığı un (30 gr),
 1 yumurta akı,
 1 tatlı kaşığı ,
 Rendelenmiş kaşarpeyniri,
 Kızartmak için sıvıyağ,
 Tuz,
 Karabiber,

HAZIRLANIŞI:
Kabakları temizleyip iri iri rendeleyip fazla suyunu sıkın. Yumurta akını ayrı bir kapta kar halinde çırpın. Dereotunu yıkayıp kıyın. Unu bir kaba alıp kaşarpeyniri, tuz ve karabiberle harmanlayın. Dereotu ve kabağı ekleyip karıştırın. Yumurta akını azar azar ilave ederek yedirin. Düzgün bir karışım elde edinceye kadar karıştırın. Kızartmak için sıvıyağı tavada kızdırıp kabaklı karışımdan kaşık kaşık alarak ilave edin. İki tarafı da kızarınca kâğıt havlu üzerine alıp fazla yağını çektirin. Sıcak olarak servis yapın.

KABAĞIN FAYDALARI
Meyveleri bol lifli bir bitki olan kabak, bağırsakları tembel olanlar için tercih edilmesi gereken yiyeceklerdendir. Kabak potasyum, fosfor, kalsiyum, magnezyum, sodyum, demir gibi madensel elementler içerir. Kabak bedeni temizler, sinirleri yatıştırır. Kabak çiğ olarak rendelenip salatalara da katılabilir. İdrar söktürür ve idrar tutukluğunu giderir. Böbrek ve mesane iltihaplarını temizler. Prostattan doğan şikayetleri giderir. Mide ve bağırsaklara yumuşaklık verir, kabızlığı giderir. Basuru olanlar için faydalıdır. Yüksek tansiyonu düşürür.

10. GÜN LİSTESİ

SABAH
* Sahanda yumurta
* Domates, salatalık

ÖĞLE
* Haşlanmış sebze salatası,
* 1 kase yağsız yoğurt

AKŞAM
* 1 porsiyon mücver
* 1 kase yağsız yoğurt
* Yatmadan önce bir fincan bitki çayı

Etiketler: ,

18 günlük Hollywood diyeti 9. Gün (Badem)


Kalsiyum, fosfor, çinko, demir, magnezyum, potasyum, A, B, C ve E vitaminleri içeren badem; diyet listenizin vazgeçilmezi olmalı

Günde sadece 585 kalori alımına izin veren 18 günlük Hollywood diyetinde; badem vazgeçilmez besinler arasında yer alıyor. Mariah Carey'nin de aralarında bulunduğu birçok yıldıza 18 günde 9 kilo verdiren diyette; badem tüketerek vitamin eksiğinizi karşılayabilirsiniz.

BADEMLİ ARMUT TATLISI TARİFİ
MALZEMELER:
 5 adet armut
 1 çay bardağı badem içi
 1 su bardağı şeker
 50 gram zeytinyağı
 1 adet yumurtanın sarısı
 1 su bardağı süt
 1 tatlı kaşığı vanilya
 1 tatlı kaşığı nişasta

HAZIRLANIŞI:
Armutları yıkayıp dibi düz bir kabın içine dizin. Üzerine toz şeker ile 1.5 bardak su ilave edip, ağır ateşte pişirin. Ateşten aldıktan sonra soğutun.

KREMANIN HAZIRLANIŞI: 
Sütü kaynatın. Bir kap içine yumurta sarısını, nişastayı, vanilyayı ve yarım su bardağı suyu koyup, karıştırın. Karışımı süzüp kaynayan sütün üzerine ekleyin ve iyice karıştırın. Pişirdiğiniz armudun şerbetinden 1 çay bardağı alıp, kremaya yedirin. Yağı da ilave ettikten sonra servis tabağına koyup biraz yayın. Armutları bademe bulayarak kremanın üzerine yerleştirin. Kalan bademleri üzerine serpiştirerek servis yapın.

BÖBREKLERİN EN İYİ DOSTU
Badem, bedeni ve zihni yorgunluğu giderir. Hamilelerin zayıf düşmemesini sağlar. Sütle içilirse mideyi kuvvetlendirir. Kabızlığı giderir. Böbrek ve mesane yollarındaki iltihapları giderir. Baş ağrısı, karaciğer ve böbrek ağrılarını hafifletir. Akciğer hastalıklarında faydalıdır. Bademyağı kabızlığı giderir.

9. GÜN LİSTESİ

SABAH
* 1 armut, 1 bardak yağsız süt

ÖĞLE
* 100 gram ızgara tavuk, 1 kase yağsız salata

AKŞAM
* 1 porsiyon yağsız kıymayla hazırlanmış köfte
* 1 kase yağsız yoğurt
* Bademli armut tatlısı

Etiketler: ,

18 günlük Hollywood diyeti 8. Gün (Acı Biber)



Tüm kadınların kusursuz fiziğine imrenerek baktığı Jennifer Lopez, acı biberin sırrını yıllar öncesinden keşfetti. Latin kadınlarının dolgun kalçalarının sırrı olan acı biber, aynı zamanda hızlı bir yağ yakıcı. Bu nedenle günde sadece 585 kalori alınan 18 günlük Hollywood diyetinde de acı biber tüketmekten çekinmeyin.

ACI BİBERLİ SÜZME YOĞURT TARİFİ

MALZEMELER:
 10-15 adet kurutulmuş dal acı biber
 500 gram süzme yoğurt
 4-5 diş sarmısak
 Tuz
 Yarım su bardağı zeytinyağı

HAZIRLANIŞI:
Biberler küçük bir tencereye üstlerini bir parmak kadar kaplayacak su ile beraber konur ve yaklaşık 25-30 dakika haşlanır. Biraz soğuyunca 1 santimlik halkalar halinde doğranır. Bir tavaya zeytinyağı konur ve harlı ateşte kavrulur. Bu arada sarımsaklar tuz ile dövülür. Süzme yoğurtla karıştırılır. Biber de ilave edilerek servise hazır hale gelir...

KANSER HÜCRELERİNİN BAŞ DÜŞMANI
Kalsiyum, potasyum ve vitaminler açısından oldukça zengin olan acı biberin faydaları şöyle:
 Damarların içerisindeki plakları temizler ve kalbe iyi gelir.
 Kalbin ihtiyacı olan besin maddelerini içinde barındıran acı biber, vücut sıcaklığını arttırır ve kanı incelterek dolaşımı hızlandırır.
 Hipertansiyonu olan hastalara acı biber önerilmektedir.
 Kan basıncını da dengeler.
 Acı biberin içerisinde bulunan kapsaisin maddesi kanser hücrelerini öldürücü etkisiyle bilinir.
 Sindirimi hızlandırır.

EKSİK ETMEDİ
Güzeller güzeli Jenifer Lopez, acı biber ağırlıklı diyetiyle kısa sürede kilo verdiğini söyledi. Latin yıldız, "Acı biberi her yemeğimle yedim" dedi.

8. GÜN

SABAH
 2 yumurta ile yapılan yağsız omlet
 Beyaz peynir, domates ve salatalık

ÖĞLE
 Yağsız ve sirkeli salata

AKŞAM
 Yoğurtlu acı biber
 Yemekten sonra 1 elma




Etiketler: ,

18 günlük Hollywood diyeti 7. Gün (Sağlıklı Doğal)


18 günlük Hollywood diyetinde gün aşırı bitkisel çay içerek vitamin depolayın. Çayınızı hazırlarken poşet bitki çayları yerine taze otları kullanmak daha doğru

Doğanın bize sunduğu en büyük mucizelerden biri de kuşkusuz şifalı otlar... Her biri ayrı bir vitamin deposu olan bitki çayları, 18 günlük olan ve günde 585 kalori aldıran Hollywood diyetinde de vazgeçilmez. Gün aşırı tüketeceğiniz bitki çaylarına sağlığı ve formu için başvuranlar arasında Angelina Jolie de bulunuyor...

JOLİE'NİN KURTARICISI SARIMSAKLI ÇAY

MALZEMELER:
 3 adet taze kök zencefil
 4 diş sarımsak
 Limon suyu

HAZIRLANIŞI:
3 adet iri taze zencefil parçasını ince ince doğradıktan veya rendeledikten sonra bir litre suya koyarak hafif kaynatın. İyice kaynamaya başladığı zaman ezdiğiniz 4 diş sarımsağı kaynayan suyun içine ekleyin. 5-6 dakika demlenmesi için bekleyin.

UYGULAMA:
Sarımsak çayından sabah ve öğlen birer büyük fincan için. dilerseniz akşamları da içebilirsiniz. Sarımsak çayını içmeden önce içine yarım tatlı kaşığı limon suyu koyun. Sarımsak çayına kesinlikle şeker koymayın.

* Ünlü yıldız Angelina Jolie güzelliğini sarımsak çayına borçlu. Jolie, sabahları sarımsak çayını içerek, hem sağlık buluyor hem de formunu koruyor.

VİAGRA'YA DİŞLİ RAKİP
Sarımsak sigaranın zararlı etkilerini azaltır. Zehirlenmeye karşı etkilidir. Kandaki şeker miktarını dengeler, şeker hastalığına karşı en iyi doğal ilaçtır. Kansere karşı en şifalı bitkidir. Kan pıhtılaşmasını önler. Damar sertliğini azaltır. Vücuttan sivrisinek ve böcekleri uzaklaştırır. Sinir sistemini ve kan dolaşımını düzenler. Gribi ve nezleyi önler. Güç ve enerji verir, dinç hissettirir. Bağışıklık sistemini güçlendirir. Tansiyonu düşürür. Cinsel gücü artırır. Diğer bitkilerden 58 kat fazla kalsiyum içerir.


7. GÜN LİSTESİ

SABAH
 Light beyaz peynir, salatalık ve domates
 1 fincan bitki çayı

ÖĞLE
 Yulaflı sebze çorbası
 Yağsız salata

AKŞAM
 1 porsiyon sebze yemeği ile 1 kase pilav
 1 fincan bitki çayı

Etiketler: ,

18 günlük Hollywood diyeti 6. Gün


18 günlük diyetinizin 8 gününde bal tüketimine izin veriliyor. Vitamin deposu olan bal diyetinizin olmazsa olmazlarından
Eski çağlardan beri kadınların güzellik iksiri olarak kullanılan bal, aynı zamanda diyetlerin de vazgeçilmezi. Günde 585 kalori alımına dayalı olan 18 günlük Hollywood diyetinde de; bal, vitamin ve şeker alımı konusunda sizin en büyük yardımcılarınızdan olacak...

BALLI ÇITIR TAVUK
MALZEME:
 Yaklaşık 90 gram tavuk göğüs eti
 12 adet sade diyet bisküvi
 2 tatlı kaşığı biber salçası
 4 tatlı kaşığı çam balı

HAZIRLANIŞI:
Küçük parçalara ayırdığınız bisküvilerin üzerine 2 tatlı kaşığı biber salçası dökün ve karıştırın. Tavuk etinin üzerine 4 tatlı kaşığı çam balı dökün. Etlerin her iki tarafına da bal iyice sürün ve üzerine salçalı parçalanmış bisküviler dökün ve etlerin her iki tarafı da bisküviye bulayın. Fırın tepsisine alüminyum folyo sererek etleri üzerine koyun ve tekrar üstü alüminyum folyo ile kapayın. Yaklaşık 200 derece ısıda 30-35 dakika pişirin. Servise hazır.

BUNLARA DİKKAT EDİN
 18 günlük diyetiniz boyunca günde 1 litreden fazla su içmeniz şart.
 Patatesten mümkün olduğunca uzak durmalısınız.
 Bal tükettiğiniz günlerde içeceğiniz çay ve kahveyi mutlaka şekersiz

6. GÜN LİSTESİ

SABAH
 1 bardak ballı süt
 1 adet elma

ÖĞLE
 1 porsiyon ballı tavuk
 1 porsiyon yağsız yeşil salata

AKŞAM
 1 porsiyon mevsim sebzesiyle hazırlanmış ve light yoğurt ilaveli meyve salatası

Etiketler: ,

18 günlük Hollywood diyeti 5. Gün


Günde sadece 565 kalori harcayabildiğiniz ünlülerin diyetinde; tok kalmak için güne katı yumurta yiyerek başlamalısınız.
Vitamin açısından oldukça zengin olan yumurta, tok tutucu özelliği sayesinde diyetlerin de vazgeçilmez besinleri arasında yer alıyor. 1 günde 585 kalori aldıran 18 günlük Hollywood diyetinde de sıkça yumurtaya başvurmaktan çekinmeyin.

YUMURTANIN FAYDALARI
Bir orta boyunda yaklaşık 80 kalori barındıran yumurtanın faydaları şöyle: Sarısı hararet verici, beyazı soğuk vericidir. İkisi de nemli ve faydalıdır. Beyazı yüze sürülürse güneşin ve ateşin tesirine engel olur. Sarısı bal ile ısıtılıp yüze sürülürse sivilceleri yok eder. Beyazı göz ağrılarına, boğaz gıcıklarına, ses kısılmasına, öksürüğe, nefes darlığına, kan azlığına faydalıdır. Beyaz tavuk yumurtası mide salgısını arttırır, kalorisi fazladır. Çabuk hazım olur, meniyi arttırır.

SEBZE ÇORBASI
MALZEME :
 4 adet taze fasulye
 1 orta boy kereviz
 1 orta boy kabak
 1 orta boy domates
 1 adet pırasa
 2 adet havuç
 2 baş brokoli
 Yarım çay bardağı zeytinyağı
 Su
 Tuz

HAZIRLANIŞI :
Bütün sebzeleri iri iri doğrayın. ve düdüklü tencerenin içine yerleştirin. Daha sonra üzerlerini basacak kadar su koyun. Zeytinyağını da ekledikten sonra tencerenin buhar düdüğü açık kalmak üzere kapatın. Yüksek ateşte buhar çıkana kadar bekleyin. Daha sonra düdüklü buhar çıkışını kapatın. Ateşi kısın. 20-25 dakika daha pişirin. Soğuduktan sonra el blenderından geçirin. Çorbanız servise hazır.

5. GÜN LİSTESİ
SABAH
 2 katı yumurta
 Yağsız beyaz peynir

ÖĞLE
 Yoğurtlu havuç salatas

AKŞAM
 Sebze çorbası

Etiketler: ,

18 günlük Hollywood diyeti 4. Gün


Aşırı yağlı ve kaymaklı çeşitlerinden kaçınmak şartıyla; her diyette olduğu gibi günde 585 kalori almaya dayalı 18 günlük Hollywood diyetinde de yoğurt; başlıca besin maddesi...

BEYAZIN MUCİZESİ
100 gramında 90 kalori bulunan yoğurt; bağırsakların düzenli çalışmasını sağlar. Mide rahatsızlıklarını önler. Kanser riskini azaltır, özellikle kolon kanserine karşı koruyucu etkisi bulunmaktadır. Kolesterol miktarını azaltır. Gıda zehirlenmelerine karşı koruyucudur. İyi ve rahat bir uyku için idealdir. Cilt için de faydalıdır. Saçlara parlaklık kazandırır. İnsanı sakinleştirir. Ateşi düşürür. Ağız kokusunu giderir. Diş eti iltihaplarını önler. Kolesterolü düşürür. Kemik erimesini önler. 
İshali keser.

YULAF EZMELİ YOĞURT ÇORBASI 

MALZEMELER: 
 1 çay bardağı yulaf ezmesi 
 3 su bardağı su 
 1 kase yoğurt 
 1 yumurta 
 1 yemek kaşığının ucuyla margarin 
 Nane, tuz 

HAZIRLANIŞI: 3 su bardağı su ve yulaf ezmesi ocakta kaynatılır, bir kasede yoğurt ve yumurta iyice çırpılıp suya yavaş yavaş ilave edilir. Ayrı bir tavada yemek kaşığının ucuyla çok az margarin ve nane kızdırılıp, çorbaya ilave edilir, en son isteğe göre tuz eklenir.


4. GÜN LİSTESİ


SABAH
2 dilim yagsiz dil peyniri, domates, salatalik, ihlamur veya meyve çayi.


ÖĞLE
Bol yesil salata.

AKŞAM
150 gram mantar, Yulaf Ezmeli Yoğurt Çorbası

Etiketler: ,

18 günlük Hollywood diyeti 3. Gün (Ekmeğin yerine Yulaf)


Ekmeğin her türlüsünün yasak olduğu 18 günlük Hollywood diyetinde; isterseniz her sabah yulaf yiyebilirsiniz. Ekmekteki vitaminleri almanızı sağlayan yulaf, tok kalmanızda da yardımcı oluyor.

YULAFIN FAYDALARI
 100 gramı yaklaşık 400 kalori olan yulafın; sinir sistemi üzerinde olumlu etkileri vardır.
 Vücuda rahatlık verir.
 Sinir zayıflığı, stres ve uykusuzluğa iyi gelir.
 Vücudu, kas ve kemikleri güçlendirir.
 Dişleri korur.
 Bedensel ve zihinsel yorgunluğu giderir.
 İktidarsızlığa iyi gelir.
 Troid bezinin düzenli çalışmasını sağlayarak, Guatrı önlemeye yardımcı olur.
 Kandaki şeker miktarını ve kolesterolü düşürür.
 Mide ve bağırsak bozukluklarını giderir.
 Adet dönemindeki şikayetleri azaltır.
 Saçları güçlendirir ve parlaklık verir.
 Uyuşturucu ve sigara bağımlılığından kurtulmaya yardımcı olur.

YULAFLI SEBZE ÇORBASI TARİFİ
MALZEME:
 4 tatlı kaşığı yulaf
 1 çay bardağı kıyılmış ıspanak
 1 adet orta boy havuç
 1 tatlı kaşığı salça
 1 çorba kaşığı zeytinyağı
 4 su bardağı su

HAZIRLANIŞI:
Havucu kazıyıp, rendeleyin. Isınınca ıspanağı, havucu zeytinyağında kavurun. Yulafı, salçasını ilave edip tekrar kavurduktan sonra 4 su bardağı suyu ilave edip yarım saat kadar pişirin ve sıcak servis yapın.

3. GÜN LİSTESİ

SABAH
* 1 kase yağsız yoğurtlu yulaf

ÖĞLE
* Haşlanmış sebze salatası (Patates ve soğan hariç bütün sebzelerle yapılabilir)

AKŞAM
* Yulaflı sebze çorbası

Etiketler: ,

18 günlük Hollywood diyeti 2. Gün (Elmalı Günler)



18 günlük Hollywood diyetinin olmazsa olmazlarından biri de elma... Yeşil ve kırmızı elma; sizi tok tutarken vücudunuz için birçok da vitamin almanızı sağlıyor

Yıllardan beri ABD'deki kadınların zayıflama konusundaki yardımcısı '18 günlük Hollywood diyetinde'; elma büyük kurtarıcınız... Az kalori aldıran diyet planında; günde 1 elma yiyerek C ve E vitaminlerini bolca almanızı sağlayabilirsiniz.

Yoğurtlu ıspanak salatası
MALZEME:
 500gr ıspanak
 1 bardak yoğurt
 5 diş sarımsak
 1 fincan zeytinyağı
 Tuz
 Kırmızı biber

Yapılışı: Ispanağı yıkadıktan sonra doğranır. Az su ile tuz da katılarak kısa bir süre haşlanır, çıkarılır, soğuk su ile yıkanıp tel süzgeçte suyu süzülür. Süzülen ıspanak bir kaba alınır, yoğurt ve sarımsak ile iyice karıştırılır, servis tabağına alınır. Üzerine kırmızı biber serpilir.

GÜNLÜK TAVSİYELER
 Bol su için
 Sabahları bir bardak şekersiz çay ile günün dilediğiniz saatinde şekersiz bir kahve tüketebilirsiniz.
 Çok acıktığınız zaman elma tüketebilirsiniz. Ancak tükettiğiniz meyvenin miktarı; 1.5 porsiyonu geçmemelidir.

HER RENGi ŞİFA DEPOSU
100 gramında 54 kalori olan elmanın faydaları şöyle: Cildin taze ve güzel kalmasını sağlar. Sinirleri ve adaleleri kuvvetlendirir. Bedeni ve zihni yorgunluğu giderir. Böbreklerdeki taşların dökülmesine yardım eder. Kompostosu ateşi düşürür. Kandaki şeker miktarını düşürür. Kanı temizler. Kolestrolü düşürür. Susuzluğu keser.

2. GÜN LİSTESİ

SABAH
Yağsız yoğurtla hazırlanan yulaf

ÖĞLE
2 katı yumurta, 100 gram yoğurtlu ıspanak

İKİNDİ
1 elma

AKŞAM
200 gram ızgara et, yeşil salata

Etiketler: ,

Zayıflamak isteyenlere Olcay Barış'tan özel tarifler


Zayıflamak isteyenler çoğu zaman mucizevi formüller arıyor. Yenilen bir yemek ya da içilen bir çorbayla tüm kilolarından kurtulabilmeyi hayal ediyorlar. Ancak maalesef sağlıklı bir zayıflamada mucizelere yer yok. Sağlıklı bir diyet aynı şekilde sağlıklı beslenmeyi gerektiriyor. Acıbadem Bakırköy Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Olcay Barış, sağlıklı bir diyette yer alması gereken besinlerle birlikte özel çorba ve yemek tarifi verdi.

SOĞANLI KABAK ÇORBASI
MALZEMELER: 2 kabak, 2 soğan, 2 domates, 1 yemek kaşığı bulgur, 1 tatlı kaşığı sıvı yağ, 1 demet maydanoz ve dereotu, 2 diş sarımsak, 5 bardak su. Soğanı yağ ile birlikte 2-3 dakika kısık ateşte öldürün. Domates, sarımsak ve kabağı da ekleyip sıcak su ilave edin. 15-20 dakika bu şekilde pişirin. Bulgur, maydanoz ve dereotu koyduktan sonra 10 dakika içinde çorbanız hazır.

İçerdiği besinlerin özellikleri 
KABAK: Özellikle B1 ve C vitaminleri ile potasyum, fosfor mineralleri ve lif açısından zengin. Ayrıca, bitkisel protein, nişasta ve çinko içeriyor.
SOĞAN: A, B ve C vitaminleri ile potasyum, magnezyum, kalsiyum, sodyum, iyot, fosfor ve kükürt minerallerini yoğun olarak içeriyor. Vücut direncini artırıyor ve kuvvet veriyor. Bunun yanı sıra bağışıklık sistemini güçlendirici etkisi bulunuyor.

ZEYTİNYAĞLI KEREVİZ
MALZEMELER: 4 küçük boy kereviz, 2 havuç, 1 soğan, 1 patates, 1 tatlı kaşığı tuz, 2 yemek kaşığı zeytinyağı, 1 portakal, çeyrek bardak su, 3-4 dal maydanoz Sebzeleri ayıklayın. Kerevizi soyup, dilim dilim doğrayın. Ortasına doğranmış havuç, patates ve soğan koyun. Tuz, yağ ve portakal suyu ilave edilerek 45 dakika kısık ateşte pişirin.
KEREVİZ: Kandaki stres hormonlarını azaltıyor ve sinir yorgunluğunu gideriyor.
HAVUÇ: Vücuda, kalbe ve gözlere kuvvet veriyor. Kansere karşı korur.
PATATES: C ve B vitaminleri ile potasyum ve kalsiyum içerir.
PORTAKAL: Yüksek oranda C vitamini içeriyor. İçerisinde yer alan lifler sindirim sistemini düzenliyor.
LİMON: Bol vitaminleri sayesinde sindirimi kolaylaştırır.

Etiketler: , ,

18 Nisan 2012 Çarşamba

Türkiye'de üretilen ekmeğin zararları ekmekteki tehlike

Ntv Televizyonuna katılan Gıda hareketi başkanı Kemal Özer Ekmek hakkında çarpıcı açıklamalarda bulundu.

Ekmeğin içine 23 adet katkı maddesi katıldığını söyleyen Kemal Özer halkı dikkattli olmaya çağırdı.
Kepeği ve içindeki bazı baddeleri alınan ekmeğin besin değerinin %93 ünü kaybettiğini söyledi.

Dünya Sağlık Örgütünün bir raporunda Türklerin gizli açlık yaşadığını yayınladığını söyleyen Özer Türklerin ekmek tükettğimizde sadece biyolojik tokluk yaşadığımızın altını çizdi.

Ekmeğin kimyasal deposu olduğuna devam eden Özer GDO nun sadece soya ve mısır da olmadığını Ekmeğe katılan Küflenmeyi geciktirici maddelerin ve mantarın genetik yapısı değiştirilerek üretilen hamur mayasının  GDO lu ürünler olduğunu söyledi.

Fırıncıların Üzerinde Ekmek Katkı Maddesi yazan bir ürünü direkt hamurun içine boşalttıklarını bu ürünün  8 Kimyasaldan oluştuğunu söyledi.

Dünya Sağlık Örgütünün bir raporunda yine Türkler ekmek sorununu çözerse  sağlık sorunlarını %30 halletmmiş olur dediğini sözlerine ekledi.

Türkiyede üretilen ekmeği Afrika ülkelerinin bile geri döndüreceğini söyleyen Özer
Ekmeeğin İçeriğinde,
su, tuz, tam buğday unu ve ekşi mayanın dışında bir maddenin olmaması gerektiginide söyledi.

Ev sağlığını korumak için halkın kendi ekmeğini kendisinin yapması gerektiğini söyledi.

Etiketler:

15 Nisan 2012 Pazar

Gıdalarda Yaygın Hileler


►    Beyaz eti klora batırıp taze görüntüsü veriliyor.
►    Ufalanmış peyniri jel ile birleştirip yeniden kalıp peynir yapılıyor.
►    Dana kıymaya tavuk sakatatı katılıyor.
►    Yağ ve kemik külünden lahmacun yapılıyor
►    Sütün yağını alıp yerine margarin koyuluyor
►    Küflü kaşardan eritme peynir yapılıyor.
►    Tavuk dönerlerin içine tavuk derisi, bağırsak, paça ve sakatatlar baharatlanıp karıştırılıyor.
►    Kırmızı bibere kiremit tozu ekleniyor.
►    Soya baharatla karıştırılıp sucuk imalatında kullanılıyor.
►    Dökme baharatlar arasına kurutulmuş ot-sap karıştırılıyor.
►    Helvanın içine beyaz susam yerine Sudan’dan ithal edilen ucuz siyah susam konuluyor.
►    Depoda iyi muhafaza edilmediği için küflenen çaylar da soframıza geliyor. Küflü çay karaciğere zarar veriyor.
►    Köfte ve dönere soya kıyması katılıyor.
►    Kakaolu fındık kremasında kakao yerine keçiboynuzu tozu, kakao yağı yerine margarin kullanılıyor.
►    Sucuk, sosis ve salam gibi gıdaların raf ömrünü uzatmak için gereğinden fazla nitrat katılıyor. Bu da böbreklere zarar veriyor.
►    Balın içinden, zararlıları kovmak için kullanılan naftalin ve antibiyotik çıkıyor.
►    Süt pastörize edilmeden peynir ya da tereyağı yapılıyor. Kaynatılmamış ya da pastörize edilmemiş sütten yapılan peynir ve tereyağı yiyenleri brusella ve malta humması hastalığı bekliyor.
►    Reçelin içine az miktarda meyve, bol miktarda şeker şurubu konuluyor.
►    Süt tozunun içine tebeşir tozu, pudra şekeri katılıyor.
►    Şam fıstığına kurutulmuş bezelye karıştırılıyor.

►    Baklava ve kadayıfın içine fıstık yerine bezelye konuyor.
►    Zeytin salamurasında gıda tuzu yerine sanayi tuzu, içme suyu yerine sanayi suyu kullanılıyor.
►    Zeytin havuzlarına paslı demir atılarak zeytinler karartılıyor. Bu maddeler kansorejen etki yaratıyor ve alzheimer hastalığını tetikliyor.
►    Zeytini karartmak için tekstil boyası da kullanılıyor.
►    Tereyağına margarin ve patates karıştırıyorlar.
►    Şeker pancarı pekmezini üzüm pekmezi diye satıyorlar.
►    Kaşar peynirine soya yağı ve margarin katılıyor.
►    Bala hile amaçlı katkı maddesi olarak nişasta, şeker kamışı, akçaağaç, darı ve mahua bitkilerinin çiçekleri, şeker pekmezi, hidrol, parafin katılıyor, düşük nem içeren ballara su ekleniyor. Fazla çiçek bulunmayan yörelerde kovanların çevresine şeker ve şeker şurupları konarak arılar doğal olmayan yöntemlerle besleniyor.
►    Salam, sosis gibi gıdaların içine et yerine nişasta, tavuk derisi, kırmızı etin kasaplarda kullanılmayan kanlı kısımları, zar, kan, bol baharat ve tuz kullanılıyor.
►    Sahte rakı, sahte şampanya, sahte şarap, sahte votka derken ölümler birbiri ardına geliyor. Ancak sahte gıdalardan kaç kişinin yaşamını yitirdiği ya da ölümcül hastalıklara yakalandığını kestirmek ise neredeyse imkansız.

Sahte bal üzerinde en çok konuşulan gıdalardan biridir. Çünkü sahtesini gerçeğinden ayırt etmek çok güçtür. Denetimlerde alınan balların %50’si sahte çıkmıştır.

Bal Hileleri
►    Birinci çeşitte arısız bal üretimi yapılıyor.
►    İkinci çeşitte arıya şeker şurubu veriliyor.
►    Bir diğerinde de sahte bal ile gerçeği karıştırılıyor.

 Şekerlemeler
►    Merdiven altı olarak nitelendirilen işletmelerin, hijyenik olmayan ortamlarda ve organik boya kullanmak yerine daha ucuz olan tekstil boyalarını kullanarak ürettiği şeker ve çikolatalar toplum sağlığını tehdit etmektedir. Kısa vadede alerji gibi sorunlara neden olabilen bu maddelerin, uzun vadede kanserojen etki gösterebilir.

Çikolatalar
   Çikolatanın içinde belirli oranda kakao yağı ve kakao kitlesinin olması gerekir. Ama bu pahalı bir girdidir ve sahte şekerciler kakao yağı yerine, margarin ya da bitkisel yağ kullanır. Bu, insan sağlığı açısından belki çok ciddi bir risk oluşturmasa da çikolata aldığını zanneden tüketici kandırılıyor ve haksız rekabet oluşturmaktadır.

Zeytin
►    Zeytini, zehirli tekstil boyası ile veya demir sülfat gübresi ile karartılamktadır.
►     'Kararsın, parlasın' diye zeytin havuzuna atılan demir parçaları alzheimer hastalığı yapıyor.
►    Bu kadarla da kalmıyor. 'Bozulmasın' diye de tenekelere antibiyotik katılımaktadır.
►    Avrupa'da tekstil boyamalarında bile
‘kanserojen' özellikleri dolayısıyla
 yasaklanmış tekstil boyaları ile
karartılmış zeytinler maalesef çarşı
pazarda serbestçe satılabilmektedir.

Zeytinyağı
►    Pamuk yağının fiyatının, zeytinyağı fiyatının dörtte bir oranında olmasına rağmen, her iki yağın da renk ve özgül ağırlıkları eşit olduğu için karışımı zor fark ediliyor.
►    Ayçiçek, pamuk yağı ve atık kızartma yağları ile zeytinyağlı sabun yapımında kullanılan malzemelerin karışımından da sahte zeytinyağı yapılmaktadır.

Peynir
►    Marketlerde çok ucuz fiyatlara taze kaşar satılıyor. Bu fiyata kaşar nasıl oluyor? Merak edenlere söyleyelim: O'nun içinde kazein, soya yağı, proteini, gam ürünleri ve margarin var. Ama süt yok!
►    10 kilo sütten bir kilo kaşar elde edilir. Köyde 40 ykr olan sütün fabrikaya maliyeti. Bir kilo kaşarın sadece süt maliyeti 4.5 milyon lira yapar. Daha bunun işçiliği var, mayası var, ambalajı var, imalatçı kârı var, nakliyesi var, bakkal - market kârı var. Ama pek çok market de taze kaşarın fiyatı 3.5 YTL.

Çay
►    Kalitesiz çay ile çay tozlarının karışımlarını, matbaada basılan sahte Çaykur paketlerine koyarak, piyasaya satılmaktadır.
►    İyi çay, “2.5 yaprak” olarak tabir edilen çay filizinden elde ediliyor. Ancak sahtekarlar, körpe filiz yerine kart dalları da çaya karıştırıyorlar.


Et ürünleri
►    Et yerine hayvansal atıklar, nişasta, tavuk derisi, kırmızı etin kasaplarda kullanılmayan kanlı-yağlı kısımları, zar, kan, bol baharat, bol tuz, hatta tavuk kemikleri kullanılıyor.
►    Şimdi MDM denilen ucuz kıymalar revaçta!. Kısaca MDM adı verilen teknoloji, aslında entegre tesislerde eti kemikten ayırmak amacıyla geliştirilmiş. Bilimsel ve ahlaki ölçülere uygun olarak kullanıldığında bir sakınca yaratmıyor. Ancak ithal edilen bu makinelerin benzerlerini sanayi sitelerindeki atölyelerde yaptıran bazı uyanıklar, kasaplardan, marketlerden topladıkları kemikli tavuk artıklarını, yüksek ısıda ve hijyenin ‘h’sinin bile bulunmadığı ortamlarda, bu cihazdan geçirip, sözde MDM kıyma üretiyor

Acı biber

►    Dünya piyasalarında en çok orta acılıkta kırmızı birberlerin alım satımı yapılıyor. Ama Türk biberi dünya piyasalarında gözükmüyor. Çünkü, 1994 yılında Almanya′da yediğimiz ′aflotoksin′ damgası nedeniyle, bizim biber Kapıkule sınır kapısından dışarı çıkamıyor.
►    Maraş′ın acı ve pul kırmızı biberi ile Urfa′ın isot biberi, aflotoksinle kirli oldukları için Kapıkule, Pazarkule ya da öteki sınır kapılarını aşıp dünya pazarlarında satılamıyor. Ama Türkiye′de serbestçe satılabiliyor.

Etiketler: ,

Besinlerin hazırlanmasında dikkat edilmesi gerekenler

-    Hazırlama ve Pişirme İlkeleri

    Hazırlamak ve pişirmek için besinlere uygulanan işlemler besleyici değerini artırır veya azaltabilir. Aşağıda bu işlemlere örnekler verilmiştir.

    *Ekmek, çörek, kurabiye yapmak için hamurun mayalandırılması besleyici değerini artırır.  Kimyasal kabartıcılar ise azaltır. Mayalandırılmadan yapılan ekmeğin besleyici değeri, mayalı ekmekten daha düşüktür.

    *Beyaz ekmek yapmak için buğday tanesinin, kepek ve özünün iyice ayrılması, besleyici değerini azaltır. En besleyici ekmek, dış kepeği biraz ayrılmış, fakat özü ve iç kepeği ayrılmamış undan iyice mayalandırılarak yapılan ekmektir.

    *Ekmek ince dilimlenip kızartılırsa besleyici değeri azalır.


-    Tarhana, yoğurt ve unun karışımıyla mayalandırılarak yapıldığından, besleyici değeri yüksektir. Pişirirken içine pişmiş nohut, mercimek, havuç eklenmesi değerini daha da artırır.

-     Yumurta, süt, yoğurt, peynir ve tahinle yapılan  tatlıların besleyici değerleri, sadece un, yağ, şeker kullanılarak yapılanlardan üstündür. Şeker yerine pekmez kullanılması, besleyici değerini daha da artırır.
-    Sütlü tatlı yaparken şeker önceden konulmalıdır. Birlikte yüksek sıcaklıkta pişirilirse, protein değeri azalır.

-    Kuru fasulye, nohut, mercimek gibi besinler iyi pişirildiğinde sindirimi kolaylaşır ve böylelikle protein değeri artar.
-    Yumurta çiğ yenirse ya da sarısının etrafı yeşillenecek kadar hızlı ateşte, uzun süre pişirilirse, besleyici değeri azalır.
-    Yeşil ve sarı sebzelerden yapılan salatalara limon veya sirke eklenir, bekletilirse A ve C vitamini değeri azalır.
-    Sebzeler doğrandıktan sonra bekletilirse ve haşlama, pişme suları atılırsa, vitamin ve mineralleri azalır.

-    Meyveler kesildikten ya da suyu sıkıldıktan sonra bekletilirse C vitamini değeri azalır.  Hatta sıkılmış meyve suları buzdolabında bekletilirse vitamin değeri azalır.
-    Süt yarım saat gibi uzun süre kaynatılırsa vitaminleri azalır. Pastörize ve sterilize edilmemiş süt kabarınca ateşten alınırsa, mikropları ölmez. Süt kabardıktan sonra karıştırılarak 4-5 dakika kaynatılıp hemen soğutulur. Cam kavanozda buzdolabında 1-2 gün saklanır.
-    Yağ yakıldıktan sonra yemeğe konursa, sağlığa zararlı duruma gelir.
-    Yoğurdun yeşilimsi suyu atılırsa vitamin değeri azalır. Ayrıca yoğurt torbaya konup süzülür ve süzülen suyu atılırsa vitamin kaybı olur.

-    Et, tavuk, balık, süt, yumurta ve bunlarla hazırlanmış yemekler 16 - 49 derece arasındaki en tehlikeli bölge veya 5 - 16, 49 - 60 derece arasındaki riskli bölgede asla bırakılmamalı,
-    Besinler, 'en tehlikeli derece' aralığında 2 saat, 'tehlikeli derece' aralığında ise 4 saatten fazla bekletilmemeli,
-    Besinler oda sıcaklığında bütün gece bırakılmamalı,
-    Dondurulmuş besinler özellikle etler, buzu çözüldükten sonra yeniden dondurulmamalı, hemen tüketilmeli,
-    Çözülme işi oda sıcaklığında, radyatör üzerinde, hafif ateşte veya güneşli yerde yapılmamalı, buzdolabının alt rafları kullanılmalı

-    Sebze ve meyvelerin vitamin kaybını en aza indirmek için neler yapmalıyız?

İşte bu işin püf noktaları...

*Kesme işini pişirme işleminden hemen önce yapın.
*Meyve ve sebzeleri soğuk su ile yıkayın, bu süre 5 dakikadan fazla olmasın.
*Bölme işlemini mümkünse bıçak yerine elle yapın.
*Meyve ve sebzeleri kabukları ile birlikte kullanmaya özen gösterin; çünkü vitamin en çok buralarda depolanır.
*Sebzeleri en az su ve en kısa süreyle haşlayın. Buharda pişirme yöntemi en sağlıklı olanıdır.
*Yeşil ve sarı sebzelerden yapılan salatalar, limon ya da sirke eklendikten sonra bekletilirse A ve C vitamin değeri azalır. Bu nedenle salatalara limon ve sirkenin servis yapılmadan hemen önce eklenmesi uygun olur.
*Meyveler kesildikten ya da suyu sıkıldıktan buzdolabında bile bekletilse C vitamini değeri azalır.
*Kapakları hafif de olsa kabarık konserveler sağlık için son derece zararlıdır; besin zehirlenmelerine neden olabilir.

Fırın ürünlerinin hazırlanmasında;
-      Ekmek, çörek, kurabiye yapmak için hamurun mayalandırılması besleyici değerini arttırır; kabartma tozu, karbonat gibi maddeler ise azaltır.
Mayalandırılmadan yapılan ekmeğin besleyici değeri, mayalı ekmekten daha düşüktür.
En besleyici ekmek, dış kepeği biraz ayrılmış; fakat özü ve iç kepeği ayrılmamış undan, iyice mayalandırılarak yapılan ekmektir.
-    Tarhana güneşte kurutulursa vitamin değeri azalır. Bu nedenle gölgede ve üstü örtülü olarak kurutulmalıdır.
Satın Alacağınız Besinlerde Kalite Kontrolü Nasıl yapılır?
-    Besin Kalitesi, tüketicinin tercihinde rol oynayan, ölçülüp değerlendirilebilen ve bir besini diğerinden ayırt etmeye yarayan özelliklerinin bileşimidir. Besinin hijyenik olması ise, o besinin tümüyle hastalık etmenlerinden arınmış ve sağlığa yararlı olmasıdır. Hijyenik olmayan bir besin, besin değerinden kaybedebileceği gibi besin kaynaklı pek çok enfeksiyona da neden olabilir.

Kalite kontrol kriterleri genel olarak besine göre değişir.

* Etlerde tazelik, yağ oranı, et oranı, damgasının olup olmaması vb. kriterler incelenir.
* Yumurtada kabuğun temizliği, çatlak olup olmaması, tazeliği ve büyüklüğü incelenir.
* Süt ve yoğurt kontrolünde; tazelik, ekşilik, iyi mayalanıp mayalanmadığı, bulunduğu  kapların temiz olması, içinde yabancı madde bulunup bulunmama durumuna bakılır.
* Sebzelerde tazelik, canlılık, çamur, toz, toprak, yabancı otların bulunup bulunmaması, kereviz, patates, soğan vs. taze sebzelerde büyüklük durumu incelenir. Örneğin; ıspanağın kısa saplı, bol yapraklı olanı (kuzu ıspanağı) daha iyidir.



-     Taze besinler , hasat edilmelerinden itibaren mikroorganizma ve enzimlerin etkisine maruz kalırlar. Besini mikroorganizmaların etkisinden koruyabilmek ve enzim faaliyetlerini durdurabilecek bir ortam oluşturmak zorunluluğu vardır. Mikroorganizma ve enzimler belirli bir sıcaklık derecesinde faaliyet gösterdiklerine göre besinler soğuk yerde saklanırsa, tazeliklerini koruyabilirler. Besinlerin saklanabileceği buzdolapları, soğuk hava depoları ve dondurma araçları veya yerleri yapılmıştır. Bu gibi yerlerde besinlerin bozulmadan saklanma süresi dolabın veya deponun ısı derecesine bağlıdır
Ambalaj Kontrolü ve Etiket Okuma
        Gıda ambalajının içine konan ürünü en uygun şekilde koruması ve bozulmasını  önleyici nitelikte olması arzulanır çünkü gıdalar mikrobiyolojik, biyokimyasal, fiziksel ve nem etkisi ile kolayca bozulurlar ve aroma kayıplarına uğrarlar.
        Satın alınan gıdaların alıcı tarafından kontrol edilmesi hem tüketicinin sağlığının korunması hem de ekonomik yönden aldatılmasının önlenmesi açısından çok önemlidir. Herhangi bir sebeple ezilmiş, yırtılmış, bozulmuş ambalaj bulunduran besinler satın alınmamalıdır. Ambalajı yeterince iyi olmayan ürünler her zaman için kontamine olma (bulaşma) riski taşırlar.

-    Ürünün  ambalajı üzerindeki ETİKET BİLGİ'sinin incelenmesi de tüketicinin korunması açısından büyük önem taşır. Bir ürünü satın alırken özellikle SON KULLANMA TARİHİnin kontrol edilmesi gerekir. Son kullanma tarihi geçmiş bir ürün pazardan kaldırılmalı veya tüketiciler tarafından kesinlikle satın alınmamalıdır. Böyle ürünler bozulmuş olabilir, mikroorganizma üreyebilir, lezzeti ve fiziksel görünümü değişebilir ve besin değerinden kaybetmiş olabilir.

-    Ayrıca ürün etiketi üzerinde GIDANIN ADI, ÜRETİCİ FİRMANIN ADI VE ADRESİ ile üretildiği yerin belirtilip belirtilmediğine bakılmalıdır. Herhangi bir istenmeyen durumla karşılaşıldığında tüketici kimi şikayet edeceğini bilmelidir. Tarım ve Köyişleri Bakanlığınca ÜRETİM İZNİ verilip verilmediği kontrol edilmelidir.  Ürünün NET GRAMAJINA, HAZIRLAMA VE KULLANMA TALİMATI  bilgisine, DEPOLAMA VE SAKLAMA KOŞULLARI'na dikkat edilmelidir.

-    Ürünün bileşimi hakkında bilgi edinmek için ise, etiket üzerindeki "İÇİNDEKİLER veya BİLEŞİM (ingrediyen)" listesi ile besin değeri tablosunun incelenmesi gerekir.

Etiketler: ,

Yiyeceklerinizi satın alırken dikkat edilmesi gerekenler

Taze Seçin :  Meyve ve sebzelerin görünümünün mümkün olduğunca taze olmasına dikkat edin.  Çok yaş görünümde, üzerinde lekeler olan ve hafif çürümüş veya üzerine özsuyu bulaşmış sebze ve meyveleri almaktan kaçının. Sadece görünümün gıdanın GÜVENLİ oluşunun bir garantisi olmadığını da unutmayın.
Örneğin;
* Limon-Genellikle pürtükl* yapılı limonlar daha kalın kabukludur ve ince kabuklulardan daha az suludur
* Şeftali- Yeşil, çok sert veya çürük meyvelerden ve sap uçlarında ağarmış görünüml* kısımları olanlardan sakının.
* Karpuz-Olgunlaştığında çalkalanan karpuzun içi geçmiştir. Sapı kuru ve kahve olmalı, yeşil olmamalı
* Kavun-Olgunlaştığında sapı yumuşakça basınç verir.

Karnabahar-Sert, seyrek olmayan, kremsi çiçekler gövdeye sıkıcı bağlı, yaprakları körpe ve parlak yeşil olmalı.
Domates- Düzgün, iyi şekillenmiş ve sert (çok sert değil) olmalı.
Havuç-Sert, temiz, düzgün şekilli ve parlaklı turuncu olmalı.
Brokoli- Sarı çiçekli veya kalın – odunsu saplılardan sakının.
Yumurta Satın Alırken;
* Almadan önce yumurtaların kartonlarını açın. Temiz ve tam olan kolileri seçin. Kırılmış olanı almayın. Oda sıcaklığında değil buzdolabında saklanmış olan yumurtaları alın.
* Yumurta tazeliğini yitirmemesi için serin yerde bekletilir -1, +1oC arasında saklanabilir.

Balık Satın Alırken;
Solungaçları kırmızı olmayan, pulları dökülen, gözleri çökmüş balıktan uzak durun.
* Satın almadan önce balık tezgahını kontrol edin. Devamlı olarak güvenilir yerlerden alın, sokak satıcılarından almayın. Balık uygun dondurulmuş, iyi soğutulmuş ve temiz kasalarda olmalıdır.
*  Deniz ürünlerinin su sızdırmayan ambalajlarda ayrı olarak paketlendiğinden emin olun.
* Bütün balıkları (yüzgeçli veya kabuklu) koklayın. Kuvvetli balığımsı koku taze olmadığının bir işaretidir.

* Yüzgeçliler- Yüzgeçleri serttir, ve pullar deriye sıkıca yapışmıştır. Deri parlaktır. Solungaçlar pembe veya parlak kırmızıdır, yapışkan değildir. Gözleri temiz ve parlaktır. Balık filetoları veya biftekleri hafif kokulu, sert, nemli etli ve yarı şeffaf görünümdedir. Kenarlarında kahverengileşme yoktur.

* Kabuklular-Eklem bacaklılar ve bazı yumuşakçalar canlı satılır. Donmuş, konserve veya pişmiş olmadıkça yengeç, kerevit ve istakoz satılırken canlı olmalıdır. Eğer canlı iseler az hareket ederler ve canlı istakozlar ellendiğinde kuyruklarını biraz kıvırırlar.

* Donmuş balığın özellikleri: Donmuş deniz ürünleri, katı bir şekilde donmuş, hafif kokulu olmalı, buz kristalleri bulunmamalı ve don yarığı (kurumuş ve renk bozukluğu) olmamalıdır. Paket bozulmuş veya su lekeli olmamalıdır. Markette sergilendiği dondurucuda donmuş çizginin altında depolanmalıdır.
Beyaz Et Satın Alırken;
Tavuk alırken ise derisinin rengine bakın, sarı olmasın
* Ekonomik olmalarının yanı sıra tavuk ve hindi etleri yüksek protein içerir ve genellikle yağsızdırlar.
* Çoğunlukla kümes hayvanlarının yağsız çeşitlerini seçin (hindi ve tavuk gibi).
* Yağ tüketiminizi azaltmak için derisiz beyaz et alın.
* Tüm hindi alacağınız zaman önceden yağlanarak yumuşatılmış çeşitlerin yağ oranının yüksek olduğunu bilin.

* Hindi sosisi, hindi jambonu veya hindi salamı alırken besin etiket bilgilerini okuyun. Bunlar düşük yağlı veya normal olabilir. Geleneksel işlenmiş olanlarla sodyum eklenmiş etlerin sodyum içeriğini kıyaslayın. Etiket bilgilerine bakın.
* Maliyeti azaltmak için tüm gövde satın alın bir tavuğu kendiniz parçalara ayırırsanız genellikle maddi anlamda tasarruf edersiniz

* Taze beyaz etin kalitesine dikkat edin. Derisi, krem sarı renginde olan çürük, yırtık, kuru veya tüyl* olmayan kümes hayvanı etlerine bakın. Besin etiketlerinin üzerindeki ürün tarihini kontrol edin.

Et Satın Alırken;
* Taze etin kalitesini bilin. Etin rengi tazeliğini gösterir. Sığır eti tipik olarak parlak kırmızı renktir. Genç dana eti grimsi pembedir. Daha yaşlı dana eti koyu pembedir. Kuzu etinin rengi nasıl beslendiğine bağlı olarak açık pembeden koyu pembeye kadar değişebilir.
* Et üzerinde üretim tarihini kontrol edin. Hemen tüketmek üzere taze ve tüketeceğiniz miktarda satın alın veya daha sonra kullanmak için hemen dondurmayı planlayın.

* Parçadan emin değilseniz etiketini kontrol edin. Etiket net ağırlığı, birim fiyatı ve her paketin tutarının yanı sıra parçayı ve çeşidini tanımlar.
* Yağları iyi ayrılmış eti satın alın. Bu daha az yağ içeren biftek veya diğer et parçaları anlamına gelir
*  Kıyma et için yağ miktarını kontrol edin kıyma etlerde en düşük yağ oranı olan paketleri arayın.

Makarna, Hububat ve Diğer Kuru Gıdaların Seçimi

   Bu ürünler görünür böceklerden ari olmalıdır.  Hububat tür* gıdalarda böcek yumurtaları bulunabilir. Eğer ılık ve nemli bir ortamda gıdayı saklarsanız bu yumurtalar canlı böceklere dönüşür.  Bu ürünleri satın aldığınız raflara da dikkat edin, bulaşmanın olduğunu gösteren ipuçları olabilir.

Etiketler: ,

Her Yaşta Sağlıklı ve Mutlu Yaşam


GENEL YAŞAM FELSEFESİ

•    AMAÇ: Bir idealin , her alanda hedeflerin
Olmalı.
 -Amaç yok ise sandal boşa kürek çeker.
-Hedeflerin hep standart sonuçlar üretiyorsa , yöntemlerini değiştirerek hedeflerine daha çabuk ulaşabilirsin.

 ÇALIŞKAN OLMAK: Çok çalışan insan ışıldar. Çevresine enerji yayar. Günleri çabuk,dolu dolu geçer. Ömrü uzar.




•     ÖRNEK ALMA: Başarılı insanları örnek alabilisen kendi içindeki gücü daha iyi ortaya çıkarabilirsin.
•    İLGİLİ OLMA: İnsanlara, ailene,ülkene, çağa ilgili olduğunda enerji gücün artar.
•     ŞİMDİDE OLMAK: Dün dünde kaldı cancağızım, şimdi yeni şeyler söylemek lazım.>

•     Geçmişin acı olaylarına,anılarına odaklanmamalıyız. Gelecek ise kontrolümüzde değil.
•    SADECE OLUMLUYA ODAKLAN: Negatif düşünce ve yargılarımız enerjimizden götürür. Bize iyi de yapsa, kötü de yapsa tüm insanları affetmeliyiz. (AFFETME SEANSI YAPILACAK)

•     SÜREKLİ MUTLULUKLA ÇOŞ: Her bardağın dolu tarafını, her olayın güzel yönünü görmeliyiz.
•    Engelle mi karşılaştın. Tecrüben artacağı için mutlu ol.
•    İYİ BİR DİNLEYİCİ OL: Az konuş. Çok dinle. Ruhun sükun bulsun. Etkin artsın.

•     ŞÜKRETME: Şükür sıhhati,enerjiyi,rızkı artırır.
•    ESKİ DÜŞÜNCELERİ  DEĞİŞTİR: Ne kadar negatif düşünce varsa zihin ekranının çöp kutusuna gönder. Onun tam zıt anlamlısını zihin ekranına kaydet.(UYGULAMA)


•    STRESLE BAŞ ETMEK: Olan her şey güzeldir. Sahip olduklarınızdan zevk alın. Öfke,endişe,korku gibi duygularınızdan vücudunuzu temizleyin.(dua,meditasyon,nefes terapisi vb)
•    Çok stresli olduğunuzdan stres nefesi alın.(2*1 nefesi 10 kez yaptırılacak)

•     Stres anında 2 bardak su için. Buda geçer Yahu deyin.
•    Stresle eksilen Mg ihtiyacı için, o gün için 10 fındık,10 badem veya 3 dilim kepekli ekmek yiyin.
•    Her olaya pozitif yönüyle bakın. Bu durum vücudu korur. Bağışıklık sistemini güçlendirir. Tansiyonu dengeler. Kolesterolü asgari düzeyde tutar.

•    BİLİNÇ ALTINI HİZMETİMİZE ALMAK:Bilinç altımız fonksiyonlarımızı yönetir. Bizi onarır. Onu yönetirsek yolumuz açılır.
•    Beyin konuşulan ve düşünülen ile ilgili her şeyi bilinç ve bilinç altına getirir. Bilinç altı bilince destek verir.
•    Bir gün karamsarım derseniz daha çok karamsar olursunuz. Neden? Bilinç altı bu durumu istek kabul eder. Vücudu karamsarlığa hazırlamak için hafızadan her şey getirilir.


•    Karamsarlık etkileri tüm bedeni kaplar. Kişi o gün önüne çıkan her şeyden karamsarlık duyar.
•    Pozitif düşünceli insan ne yapar?
•    ARZU ETTİKLERİMİZE ODAKLANALIM: İstediklerimizi yoğun düşünelim. Örn: Hatayı değil, ders alıp ileriye bakmayı düşünelim.

•    SEMBOLLERİ DOĞRU ANLAYALIM: Birisi ile bir sorun yaşarsak ona geçici hediye verelim.
•     Bir doğum gününde ise kalıcı hediye verelim.
•    ESKİ NESNELERİ EVİNİZDEN ATIN: Sizde olumsuzluğu çağrıştıran elbise, eşya, mobilya ne varsa 1 ay içinde evinizden atın.
•    Bunlara baktıkça negatif enerji birikimi artar. Öfke,üzüntü artar. Peki ne olur?

•    DEĞİŞİMDEN KAÇMAYIN: Ondan yararlanın.
•    YENİLİKÇİ OLUN:Yenilikçilik tekrar deneme,hata yapma, tecrübe kazanmadır.
•    KENDİNİZE İYİ BAKIN: Dünyada en iyi olduğunuz alan kendinizsiniz.




•    SÜREKLİ NEŞELİ OLUN: Böğürtlen neşelendirir.
•    Sevinemiyorsanız,mutlu değilseniz, bunalımda iseniz, gülmeyi unuttu iseniz böğürtlen yiyin.
•    6 ay sonra farkı görün.

•    En ileri düzeyde, kendi kendini iyileştirme ve canlandırma sistemi olan Transformasyonal Nefes Tekniği, geçmişte yaşanan ve bilinçaltında bastırılan travmaları temizler, fiziksel özellikleri canlandırır ve beyindeki duygusal ve zihinsel travmaları dönüştürür. Transformasyonal Nefes tekniğininin sağladığı oksijen artışının doğal faydalarının yanı sıra, fiziksel ve duygusal alanlarda maksimum gelişim sağlar ve farkındalık  düzeyini yükseltir



•    HAYATA GÜLÜMSEYİN: Sempatik bakan gözlerinden sürekli sevgi enerjisi yayılan insanlar olun.
•    Her gün güne enerjik başlayın. Huzurla başlayın: Güne şükrederek başlayın. Manevi pratiğiniz varsa yapın (namaz,dua vb) Sonra gençlik hareketlerini yapın.
•    Tüm enerji meridyenleri ve vücut enerjisi akışa geçsin.

•     ARDINDAN MEDİTASYON YAPIN:
   Meditasyon (içsel arınma) zihnimizin derinliklerini sükûnete götüren yöntemdir. Medete etmek zihnimizi korumak demektir. Olumsuz düşüncelerden, korku, kaygı, öfke, kızgınlık vb. zihnimizi koruruz

•    Meditasyon enerji şarjına, moral şarjına, oksijenlenmiş taze nefes şarjına yol açar.
•    Meditasyon bir disiplindir. Onu her gün sabah ve akşam 10 dk yapmak gerekir. Meditasyon zihni, davranışları terbiye eder. Kişi kendisi ve başkaları için faydalı işler yapar. Rabbine, insanlara ve topluma yakın olur. Güzel konularda içine ilham dolar. Feraseti gelişir.

•    MEDİTASYON YAPARKEN OLUMLAMA CÜMLELERİ KULLANMAK;
•    Kişinin rahatsızlığı veya değiştirmek istediği yönü ne ise onun ile ilgili olumlu cümle kurmalıdır.
   Örneğin; Kişi önyargıda bulunmaktan şikayetçi ise şu olumlama cümlesini kurabilir; “Tüm önyargıları bırakıyorum. Rahatlıyorum. İnsanları olduğu gibi kabul ediyorum.”

•    Meditasyon günlük problemlerin etkisini siler. Dün eşinizle tartıştınız diyelim. Ertesi gün önemli bir görüşmeye gideceksiniz. Sabah Meditasyon yaptı iseniz ruhunuz sükunet bulmuş, olumsuz düşünce depoları silinmiş, öfke vücut dışına akmış olur. Sevgi dolu olursunuz .(1 HAFTA İÇİNDE EŞİ İLE TARTIŞAN VAR MI?)

•    MEDİTASYON UYGULAMASI; 4*8*16
•    İç dünyamız dış dünyadan çok büyüktür. Meditasyon ile iç dünyamızın güzelliklerine döneriz. Kendimizi her gün yenileriz. Kişisel performansımız artar. Etkimiz artar. Olaylarla baş etme yeteneğimiz gelişir

•    KALİTELİ UYUYUN: Uyumadan önce güzel bir dua ve meditasyon yapın.
•    Uyumadan önce tok olmayın. Hafif dinlendirici egzersiz yapın.
•    Az kitap okuyabilirsiniz.
•    Yatak odasında tv izlemeyin.
•    Gece cep telefonlarını, gece hiç kullanılmayan odaya koyun.
•    Güven ve huzur içinde yatağa gittiğiniz için şükredin. Ve derin bir uykuya dalın.

•     BEDEN DİLİ ÖNEMLİDİR: Dik, onurlu ve vakarlı durun.(örnek)
•    Gururlu ve kibirli değil.
•    Sıkıntılı bir andasınız. Omuz ve başınıza diklenme komutu verin.İleriye bakın. Tebessüm edin. İçinizden çok iyiyim. Mutluyum. Huzurluyum diyin.

•    MANEVİ ZENGİNLİĞİNİZ:Düşünce yapınızı sonsuz mutluluk üzerine kurun.
•    Sonsuzluğun sahibi ile sürekli iletişim halinde olun.
•    O size şahdamarınızdan daha yakın.
•    Her yaratılanı yaradan dan dolayı sevin. Kimseye buğuz etmeyin.
•     Sonlu varlık olduğunuz bilinci ile her gün sonsuza güzel azıklar hazırlayın.

•    KENDİNİZİ İYİ HİSSEDİN: Her akşam iş dönüşü uyumadan ayak masajı yapın. 2 elin baş parmakları ile ayak parmaklarından başlayıp, ayak bileğine kadar germe masajı yapın. Ardından el ayası ile ayağın her noktasına masaj yapın.
•    Kuru meyveler yiyin.
•    Günde 1 kez eleriniz ile çakralar üzerinde 50’şer kez daireler çizin.(UYGULAMA)

•     Çok sinirli iken göğüs orta kemiğine lavanta yağı ile masaj yapın.
•    Ks,ifoid kemik ucunun 3 parmak yukarısına saat yönünde masaj yapın.(UYGULAMA)
•    O gün sinirli olduğunuz bir konudan dolayı tam uyuyamıyor iseniz baş tepe noktası ve ksifoid kemik ucuna 1 dk masaj yapın.
•    Bir kolunuz alnınıza bir kolunuz göğüs ortasına gelecek şekilde uyuyun.


•    Gözlerinizi dinlendirmek için el ayalarını göz çukurlarının üzerine yerleştirin. Hafif baskı uygulayın.
SAĞLIKLI BESLENME
•    Nişasta, karbonhidrat, proteinli yiyecekleri beraber yemeyin.
•    Patatesle eti, peynirle ekmeği,süt ile tahılı, balıkla pirinçi yemeyin.
•    Nişastalı yiyecekler (pirinç,ekmek,patates)ağızda pityalin ile sindirilir. Bu enzim alkalidir.
•    Et süt ürünleri , çerezler gibi proteinli yiyecekler ise HCL  ve pepsin ile sindirilir.Bunlar asittir. Asit ve alkali biribirinin etkisini yok eder. (BU NE DEMEK?)
•    Sindirim çok az gerçekleşir. Bakteri ve gaz oluşur.


•     Uyumsuz yiyecekler enerjimizi çalarlar. Kronik rahatsızlıklar, yorgunluk olur.
•    ENERJİ EN FAZLA MEYVE VE SEBZELERDEN ELDE EDİLİR. RAHATÇA YİYİN.
•    Doğal,rafine olmayan yiyecekler yiyin.
•    Tam buğday ekmeği yiyin.
•    Yiyeceklerin pişirme ve bekleme süreleri olabildiği kadar kısa olsun.
•    Margarinlerden ve margarinli yiyeceklerden olabildiği kadar uzak durun(BUNLAR NELER?)
•    Mikrodalgalı yiyecekler zararlıdır.
•    3 beyazı azaltın.

•     Tazeleri konservelere tercih edin.
•     Sebzeleri az pişirin.
•    Hayvani yağlardan ziyade zeytinyağı, ayçiçek yağı kullanın.
•     Antioksidanları tercih edin: Kuru fasulye,nohut,bakla,bezelye,mercimek,yeşil fasulye,soya ve yulaf antioksidandır.Kanseri önlerler.

•     Etlerinizi yüksek ısıda ısıtmayın, kızartmayın.
•    Beyaz un,beyaz pirinç,şekerli gıdaları çok az tüketin. (glisemik indeksleri yüksek)
•    Posadan zengin, esmer pirinç,esmer bulgur,tam buğday tercih edin.

•    Günde 3 litre su için.
•    Gün aşrı bir saat tempolu yürüyün. 200-250 kalori yakarsınız.
•    Haftada bir yüzün. 400 kalori yakarsınız.
•    Haftada 2 gün 12’şer saat bisikleti sürün 300 kalori yakarsınız.
•    Aşırı kalorili yiyeceklerden uzak durun.

•      Pestil, beyaz kaşar peynir, çikolata, dondurma,şeker, tahin helva, bisküvi,şekerli içeceklerden uzak durun (1 kutu cola 300 kalori)
•    Aç değilken yemeyin. Stresli iken yemek yerine su için nefes çalışması yapın.
•    Aynı öğün çeşidinde 3 yiyecek tipini geçmeyin.(sıcak sebze yemeği,salata,tatlı gibi)
•    Yazın serinletici sebze ve meyveler yiyin. Kışın ısıtıcı karbonhidrat ve protein yiyin.
•    Günlük yemeğinizin %40’ını taze çiğ besinler oluştursun.


•    Tatlı ihtiyacınız olduğunda daha fazla olarak keçiboynuzu, meyve yiyin. Baklava türlerini azaltın.
•    Tüm yiyecekleri 30 kez çiğneyin. Mide,bağırsak ve karaciğer’inizi yormazsınız. (UYGULAMA)
•    Asitli içeceklerden ,yapay meyve sularından uzak durun. Sindirimi geciktirir.

•     Yemek sırasında su içmeyin.
•    Ağır bir işte çalışmıyorsanız çok fazla hayvansal protein ve yağ yemeyin.
•    Fazlası kas ve bağ dokusunda kullanılmaz. Bağırsaklarda çürür.
•    Yemeklerinizi sakin zamanlarda ve aynı saatlerde yiyin.Ne kadar hızlı yenirse o kadar az hazmedilir.
•    Ateşli ve ağrılı durumlarda katı gıdalar yemeyin.


•    Stresli anlarınızda yediğiniz yemekle sindirim sistemi kendisini kapatır. Mideye giden her şey öylece kalır. Asit ve toksin üretir.
•    Çok fazla yeme ihtiyacı olduğunda şu cümleleri söyleyin: HASTALIKLAR VÜCUDUMUZA AĞIZDAN GİRER. MEZARIMIZI DİŞLERİMİZLE KAZARIZ.
•    FAZLA YENEN EVDE HASTALIKLAR EKSİK OLMAZ. YEME ALIŞKANLIKLARI VE YEME MİKTARINDA ILIMLI OLMAK GERÇEK ŞİFADIR. (TOPLU UYGULAMA)
•    Haftada 3 balık yiyin. Günde 10 adet yarım ceviz veya günde 10 adet fındık yiyin. Omega 3 içerirler. Kalp ritmini düzene sokarlar. Trigliserid seviyesini azaltırlar.
•    Günde 10 fıstık ve 1 bardak domates suyu içersek akıl sağlığımızı koruruz.

•     SIGARAYI BİR UYUŞTURUCU OLARAK GÖRÜN: Kliniğimizde 3 seansta sıgara bıraktırıyoruz. Akupunktur, lazer terapi, meditasyon, bitkisel terapi,telkin ile.
•    FAZLA KİLOLARINIZI ATIN: Bizim zayıflama programımız ile 3 ayda 10-20 kilo arası verdirilebilmektedir.



•    2 yılda bir chek up yaptırın.
•    STRESLİ, YOĞUN GÜNLERİNİZDE GENÇLİK İÇECEĞİ İÇİN: 5 gün günde 2 bardak.0,5 tutam maydanoz, 3 küçük salata, 2 taze kereviz sapı,1,5 kase taze ıspanak, 0,5 çorba kaşığı kabuğu soyulmuş zencefil kökü,3 adet yeşil elma, 0,5 limon suyu, az tarçın.

•    Bu birleşim antioksidan olup, sizi enerjik kılar.
•    Haftada 3-4 bardak nar suyu için. Kalbinizi ve cinsel gücünüzü korursunuz.
•    Fast food’ların kızartmalarında kullanılan yağlar zehirdir. Uzak durun.
•    Brokoli ve lahana tüketin. Zayıflatmada da destek olarak 2 bardak lahana suyu içilebilir.

•    ZAYIFLATMADA DESTEK BESİNLER VE ÖĞÜTLER:Akşam ağır ve geç beslenmeyin.
•    Yemeklerden 1 saat önce 1 tatlı kaşığı keten tohumu yiyin.
•    Yağsız beyaz et ve yağsız süt ürünlerine özel önem gösterin.
•    Nane,yeşil elma,zerdaçal, meda aroma kokusu iştahı azaltır.

•    Kırmızı,turuncu renkleri bulunduğunuz ortamda ve üstünüzde bulundurmayın.
•    Mekik hareketi: UYGULAMA.
•    Sopalı daire hareketi: UYGULAMA.
•    Bel kasları için mekik:UYGULAMA.
•    Her gün 30 dk tempolu yürüyüş yapın.
•    Sabah aç karna bir bardak limonlu su için.
•    Gece yatarken elma sirkeli sıcak su için.

•    Yemek aralarında 2 diyet bisküvi veya 1 meyva dışında bir şey yemeyin.
•     Doyar doymaz kalkın. Yemek masasında sohbet etmeyin.
•    Yeşil çay,kiraz sapı,mısır püskülü,sinameki,rezene çayları idrar ve bağırsak boşaltıcı etkiye sahiptir. İçin.
•    Ihlamur,nane,papatya iştahı denetlemede faydalıdır.
•    Kahvaltınızı 07-08 arası yapın.

•    Küçük lokmalar alın. Birini çiğnemeden diğer lokmaya geçmeyin. 30 kez çiğneyin.
•    Çiğnemeden yutulan besinlerin yağa dönüşme olasılığı çok yüksektir.
•    Gece dil üzerinde biriken toksinleri sabah dil kazıyıcılar ile temizleyin.
•    Beyaz besinler yerine morları ve yeşilleri daha çok tüketin.


•     Vişne,karadut, mor lahana, mor üzüm,böğürtlen gibi yiyecekleri sürekli tüketin.
•    10 günde 1 kilo vermeyi hedefleyin.

•    Yatak yanında spor aleti bulundurun. Yatarken ve kalkarken kullanın.
•    Harcadığınız kadar yiyin.
•    Hemen yağa dönüşen, basit, karbonhidratları çok olan, ama besleyiciliği bulunmayan abur cuburlardan uzak durun.
•    Günde 6 gr’dan az tuz tüketin.

•    BİTKİSEL ÇAYLAR:
•    ADA ÇAYI: Antimikrobik olup,soğuk algınlığı,solunum yolları enfeksiyonlarında faydalıdır.
•    BİBERİYE ÇAYI: Sindirim-eklem rahatsızlıklarında faydalıdır.
•    FUNDA YAPRAĞI; İdrar yolları antiseptiğidir. Zayıflatır.
•    IHLAMUR ÇAYI:Solunum yolarını yumuşatır. Sakinleştirir.

•    ISIRGAN ÇAYI: Bağışıklık sistemini güçlendirir.
•    KANTARON: Hafif depresyon,ağrıda kullanılır.
•    KARABAŞ OTU: Sinirsel baş ağrısı,uykusuzluk,kanser ve sıgara bırakma tedavisinde kullanılır.(UYGULAMA)
•    Kedi otu; Sakinleştirici etkilidir.Sinirsel tansiyon ve migrende kullanılır.
•    KEKİK ÇAYI: İştahı açar. Hazmı kolaylaştırır. Solunum hastalıklarında kullanılır.
•    KETEN TOHUMU: Zayıflama da, ağrılı cilt iltihaplarında kullanılır.
•    Melisa çayı sakinleştirir. (UYGULAMA UYKUSUZLUK İÇİN)

•    NANE ÇAYI: Spazm giderme, gaz söktürmede kullanılır.
•    PAPATYA ÇAYI: İltihap giderici, gaz söktürücüdür.
•    REZENE ÇAYI: Çocuklarda balgam sökücü, gaz giderici, iştah açıcıdır. Spazm giderir.
•    SİNEMAKİ; Kabızlıkta kullanılır.
•    KEREVİZ: İdrar yolları antiseptiği ve ödem çözücüdür.

•     Isırgan otu; Prostat rahatsızlıkları ve ödemde kullanılır. Bazı diz eklem rahatsızlıklarında da kullanılabilir.
•    BROKOLİ: Prostat Cea’ya karşı koruyucudur. Bağışıklık sistemine yardım eder.
•    EKİNEZYA ÇAYI: Bağışıklık sistemini korur.
•    BİBERİYE :Spazm çözücü, idrar söktürücüdür. Vücut ağrılarında kullanılır.

•    Renkli yiyecekler tüketin. Renkli yiyeceklerde antioksidan boldur.
AROMATERAPİ
•     Stresi azaltıyor,huzur veriyor,gerginliği alıyor. Ağrılara,cilt sorunlarına ve astıma etkili oluyor.
•    Ruhsal enerji artar. Kişiye huzur ve denge gelir.
•     Kişi zihinsel çatışmalardan uzak durur.
•    Yastığınıza damlatıp, banyo suyuna koyabilirsiniz.
•    Masaj yapabilirsiniz.
•    Evinizde negatif enerji mi var?_ greyfurt yağı
•    Bol tartışma ve nezle mi var? –ocaliptus
•     Neşeyi artırmak için-portakal yağı
•    Manevi huzur için-ıtır çiçeği kullanabilirsiniz.

SPOR SAĞLIKTIR, GÜZELLİKTİR
•    Düzenli spor aktivitesi vücudu canlı,diri tutar.
•     Beslenmeyi düzeltir.Negatif enerjinin gücünü azaltır.Ruhsal derinlik sağlar. Zihni sakinleştirir.
•    Detoksu hızlandırır. Hücre yenilenmesini sağlar.
•    Yaşlanmayı geciktirir. İletişim gücünü artırır.


•     Evde 30 dk kültür fizik hareketi ile 150 kalori harcanır.
•    Enzim salgılarını düzene sokar.
•    Hazım kolaylaşır. Sindirim rahatlar.
•    Böbrek ve prostat şikayeti azalır.
•    Uykuyu düzene sokar. Enerji ihtiyacını azaltır. Stresin etkisi azalır.
•    Beyine oksijen gidişi artar.

•    Unutkanlık,konsantre olamama durumları azalır.
•    Keskin görme sağlanır. Hormonal denge sağlanır.
•    Cildi estetik kılar.
•    Hafif hareketler uygulanabilir. (UYGULAMA YAP)
•     Yorgun durumlarda kundalini nefesi yapılabilir(UYGULAMA)



•    EGZERSİZ YAPMAK, STRESİN YIPRATICI ETKİLERİNDEN KORUNMANIN İDEAL YOLUDUR.

•     TEMPOLU YÜRÜYÜŞ: Gün aşırı yapılmalıdır. Kan basıncını düşürür. İyi kolesterolü yükseltir.
•    Sürekli hareketli olun. 1-2.katlara yürüyerek çıkın.
•    Kısa mesafelere araba ile gitmeyin.
•     Düzenli hareket mutluluk hormonu endorfini salgılatır. MUTLU OLMAK İSTER MİSİNİZ?

•     BEYİN EGZERSİZİ YAPIN: Bulmaca çözün.Yap boz yapın.Resim yapın. Düşüncelerinizi yazıya dökün. İdealleriniz konusunda hayal kurun.


SEVGİYLE ÇOŞUN
•     Negatif düşünce ve yargılamalardan uzak durun. Hayatın akışına kendinizi bırakın.


•    SEVGİ TEDAVİSİ: (TOPLU SÖYLENECEK)
•    İçimin derinliklerinde, varlığımın merkezinde tükenmez bir sevgi kaynağı var. Artık bu sevginin yüze çıkmasına izin veriyorum. O yüreğimi, bedenimi, zihnimi,bilincimi,tüm varlığımı dolduruyor.Benden çıkarak her yöne yayılıyor. Çoğalmış olarak geri bana dönüyor.

•    Ne kadar çok sevgi verirsem, o kadar çok vereceğim bolluğa kavuşuyorum. Çünkü sonsuz bir kaynağa sahibim. Sevgiyi yaşama ve verme benim kendimi iyi hissetmemi sağlıyor. O benim içsel mutluluğumun bir ifadesidir.

•    Kendimi seviyorum. Bundan dolayı da bedenime sevgi ile bakıyorum.Onu yararlı yiyecek ve içecekler ile besliyorum.Onu sevgi ile giydirip kuşatıyorum. Bedenim de bana fışkıran canlılıkta bir sağlık ve enerji ile, sevgi ile karşılık veriyor. Kendimi seviyorum.

•    Bundan dolayı da tüm ihtiyaçlarımı karşılayan, içinde yaşamaktan zevk aldığım bir evde oturuyorum. Odaları sevgi titreşimleri ile dolduruyorum ki –bende dahil olmak üzere- içeri giren herkes bu sevgiyi hissetsin ve onun ile beslensin.

•    Kendimi seviyorum. Bu yüzden yapmaktan gerçekten zevk aldığım , üretken yeteneklerimi kullanabildiğim, sevdiğim ve beni seven insanlar ile birlikte çalıştığım, insanlar için yararlı bir şeyler yapabildiğim ve karşılığında iyi bir gelir elde ettiğim bir işte çalışıyorum.

•    Kendimi seviyorum. Bunun içinde insanlara karşı sevecen davranıyorum. Onlar hakkında da öyle düşünüyorum. Çünkü verdiklerimin bana çoğalarak geri döneceklerini biliyorum.
•     Hayatıma sadece sevecen insanları çekiyorum. Çünkü onlar benim varlığımın aynasıdırlar. Kendimi seviyorum. Bu yüzden de geçmişi ve tüm geçmiş deneyimleri bağışlıyorum. Onları geride bırakıyorum. Artık özgürüm.

•     Kendimi seviyorum. Bundan dolayı da bütünüyle şimdi de yaşıyorum. Geleceğimin parlak, mutlu ve güvenli olduğunu bilerek her anı iyi yaşıyorum.
•     Ben Allah’ın sevgili kuluyum. Kainatın değerli bir üyesiyim. Rabbim şimdi ve sonsuza dek   bana sevgiyle bakacak ve beni koruyacaktır.        Sizi seviyorum.
ANTİAGİNG
•    Antiaging kozmetik ve estetik uygulamalar ile ciltteki kırışıklık ve buruşuklukları yok etmek değildir.
•    Her yaşda sorumluluk gerektiren bir yaşam tarzıdır.
•    Yaşlanmayı modern dünya teknolojik ve çevresel kirlilik tetikliyor.
•    Bu yaşam tarzında neler önemlidir:
•     Stresle mücadele çok etkili.
•    Sıgara bırakılmalı.


•    Egzersiz düzenli olmalı.
•    Tamamlayıcı tıp hizmetlerinden düzenli olarak istifade edilmeli.(akupunktur, nöral terapi, nefes terapisi v.b)
•    2 yılda bir chek up gerekli. (hormon seviyesi, antioksidan seviyesi, mineraller, kanser riski,kalp hastalıkları v.b)
•    Çözüm hiç hasta olmamayı hedeflemekte.

•    Ağzımıza sahip olmalıyız.
•    Pozitif düşünce ve pozitif inanç sahibi olmalıyız.
•    Sevgi dolu olmalıyız.
•     Yargılardan uzak durmalıyız.
•    Sadece anı yaşamalıyız.
•    Günlük ibadet, meditasyon,nefes terapisi yapmalıyız.
•    Besin desteği ürünler kullanmalıyız.

•     Gelişmiş hastanelerde genetik testlerle kişinin hangi hastalığa yakın olduğu test edilebilmekte. Bunları yaptırabiliriz.
ERKEN UYARI SİNYALLERİ
•     Trigliserid 150 mg/dl’nin üstünde ise.
•     HDL 45 mg/dl’nin altında ise
•    Kan basıncı 130/85 mg’ın üstünde ise
•    AKŞ 105 mg/dl’nin üstünde ise en yakın sağlık araştırma merkezine gidin.
•     Aynı zamanda tamamlayıcı tıp kliniğine uğrayın. Enerji sisteminizde bir sorun olabilir.
MANEVİ ZENGİNLİK
•    <Yanınızdan ayrılmayan muhafız melekleri vardır.O muhafızlar değerli,şerefli katiplerdir. Yaptığınız  her şeyi bilip yazarlar.> (infitar 82/10-12)
•     Sürekli daha iyiyi,daha güzeli görerek hareket etmelisiniz.
•    Kayıtlara güzellikler, erdemler,sevaplar, iyilikler,güzel eserler, çoşkular,zekatlar, güzel dostluklar girmeli.

•     < İnsanlar imtihana geçirilmeden  sadece iman ettik demekle bırakılacaklarını mı sandılar.> Ankebut suresi.
•     Her an arayış, yenilik, içtenlik,tekamül,sevgi,derin huzur içinde olmalıyız. Faaliyetlerimizin çıktıları hep hayır ve fayda olmalı.


•    <Ey iman edenler.Allah’tan korkup sakınırsanız, o size iyi ile kötüyü ayırdedici bir anlayış verir. Kötülüklerinizi örter ve sizi bağışlar.Çünkü Allah büyük lutuf sahibidir.>
•    Olumsuz davranışlardan sakınalım. Aile,iş ve meslek hayatımızda olumsuz ile olumluyu ayırt etmek, önümüzü açar. Bizi başarıdan başarıya koşturur.

BEYNİMİZİ DAHA İYİ ÇALIŞTIRMAK
•     Beyin açık hava da ve ayakta iken daha iyi çalışır. Beyin örneklerle akıl yürütür.
•     Yabancı bir dil öğrenme beyni güçlendirir.
•     Zihinsel jimnastik yapın.(satranç vb)
•    Rutinleri bozun. Bugün telefonu sol elle tutun.
•     Her gün 1 özdeyiş okuyun.
•    Kaliteli uyku uyuyun.


•     İnsanları ve kendinizi affedin.
•     Farklı düşüncedeki kişiler ile arkadaşlıklar kurun.
•    Günlük egzersiz,dua,meditasyon,nefes terapisi  yapın.
•     Yeterince bilgiyi beyne alın.
•    Hedeflerinizi sık sık gerçekleşmiş gibi hayal edin.
ÇEVRE KİRLİLİĞİ
•    Temiz havalı yerlerde çalışın.
•    Doğal,temiz su için.
•    Günlük derin nefes alma teknikleri uygulayın.
•     Kimyasal olan ve hormonlaşmış besinlerden uzak durun.
•    Sadece bulunduğunuz mevsimin yiyeceklerini yiyin.
SUYUN HARİKULADELİĞİ
•    SU GİBİ AZİZ OLUN.
•    Su gibi insanların ayıplarını örtün.
•    Su gibi esnek düşünceli, esnek bakış açılı olun.
•    Sabah 1 bardak su böbreği çalıştırır.
•    Detoksu ateşler.
•    Günde 9 bardak alkali su için.
•    CANINIZ BİR ŞEY İSTERSE, SU İÇİN VE TAKİP EDİN.
•    Başınız ağrıdığında bir bardak su için. Devam ederse içinde bir Mg tablet eritin ve için.


•    Yemek saatinde yarım saat öncesinden yarım saat sonrasına kadar su içmeyin.
•     Endişeli anınızda bir bardak su için.
•     Fazla çay,kahve,alkol su kaybına yol açar. Bunları en az tüketin.
MOTİVE EDİN VE MOTİVE OLUN
•     Motive olan,motive eden,motive edilecek ortamı oluşturan insanlar rahattır. Güçlüdür. Etkindir.
•    Yaptığımızın her davranışın,karşımıza çıkan her olayın keyifli yönünü görmeliyiz.

OLUMSUZ CÜMLELERDEN UZAK DURUN
•     Hasta olmak istemiyorum.
•    Oraya gitmek istemiyorum gibi cümleler bizi kilitler.
FARKLI İNSAN OLUN.
•     Bol kitap okuyun.
•    Değişik yerleri gezin.(hem kültürel yerleri gezin, hem evliyaları gezin, hem şehitleri gezin, hem sosyal yerleri gezin.
•     Az tv izleyin.
•    Yeni arkadaşlıklar kurun.
•    Kutunun dışına taşın. (UYGULAMA)
•     Yapmam değil,denerim deyin.



•    Zamanı yönetin. Hedeflerinizi yeterliliklere göre belirleyin.
•    Yeni hobiler edinin.
•    Dertlerinizi paylaşın.
ÇARPICI ÜRETKEN OLUN
•    Hayatımızda olumlu değişiklikler yapacak yeni yolar bulmayı sürekli bir davranış haline getirmelisiniz.
•    Evde ve bulunduğumuz ortamda farklı fikirlerin gelişimine uygun ortamlar oluşturmalısınız.
•    Sizi değişime itecek yeni beceriler kazanmalısınız.
•    

SAĞLIĞA FARKLI YAKLAŞIM
•     Bedensel,ruhsal,sosyal ve çevre bakımından tam bir mükemmellik hali içinde olmalıyız.
•    Klasik tıbbın kanıtlanmış bilimsel tedavilerine, ruhsal gücün iyileştirici etkilerini eklemeliyiz.
•    Manevi bağlar ve ruhsal iyileşme hastalıklardan korur.
•    İnsanlar ile daha fazla duygusal bağlar kurmalıyız.
NÖRAL TERAPİ
•    Vücudun kendi vejetatif sistemini kullanarak iyileşme sağlar.
•    Beden üzerindeki belli nokta veya alanlara prokain enjeksiyonu yapılır.
•    Vücudun kendiliğinden iyileşme yeteneği gelişir.
•    Fonksiyonları düzenler, sistemi dengeler,ağrıyı giderir.
•    Kliniğimizde uygulanmaktadır.
ZİHİNSEL TERAPİ
•     Her hastalığın zihinsel sebebi vardır.
•    Örneğin depresyon zihinsel terapisine bir bakalım:
•    Depresyon sahip olma hakkına, sahip olmadığını hissetmekten kaynaklanan kızgınlıktır. Bunun doğurduğu umutsuzluk halidir. Depresyon belirtileri bu ana sebep üzerine gelişir.
•    Kişinin her hangi bir şeye (eşya, insan, duygu,davranış v.b) sahip olma hakkı vardır. Kişi ya dış baskılardan, ya iç engelleme, kuruntu, vesvese  v.b’ den dolayı bu hakka sahip olmadığını hisseder.

•    Bunun sonucu kendine ve çevresine karşı kızgınlık gelişir. Bir şeyden zevk almamaya başlar. Yüz ifadesi donuklaşır. Zihninden geçen olumsuz düşüncelerin sayısı artmaya başlar. Aile ve dış dünya ile iletişimi bozulur. Bu durum kişiye ilave bir yük getirir. Kişi güzel bir hayat yaşamaktan umutsuzluğa düşer .

•    Bu kişiler anı yaşamaktan ziyade geçmişin olumsuzlukları ile daha fazla uğraşırlar. Zihin ve davranış merkezleri esnekliğini yitirir. Kendilerini değersiz olarak görürler. Geleceklerini karanlık görürler.

•    OLUMLAMA CÜMLELERİ; Bu kişiler aşağıdaki olumlama cümlelerini günde 25 kez tekrarlamalıdırlar;
•    “ Artık diğer insanların korkularının ve sınırlamalarının ötesine geçiyorum. Kendi içimden gelen beni engelleyen, tüm duygu ve düşünceleri de bırakıyorum. Zihnimden geçen düşünceler içinde sadece başarılı olanlarını, estetik olanlarını, sevgi dolu olanlarını, beni ileriye taşıyanlarını, bana mutluluk verenlerini seçiyorum .

•    Kendi özgün, güvenilir, saygın hayatımı oluşturmak kendimin elinde. Zihnimi ve bedenimi her gün pozitif düşünce ve pozitif enerji ile şarj ediyorum. Kanım sevinç türküsü, hücrelerim sevgi sözcükleri mırıldanıyor.
•    Ben kainatın değerli bir üyesiyim. Allah’ın bana verdiği ruh, zihin, vücut ve duygu yeteneklerimi en ileri düzeyde kullanmayı seçiyorum.

•    İletişimim her geçen gün düzeliyor. Her şeyden tat alıyorum. Bana keyif veren davranışları yapıyorum. Bana haz veren,beni rahatlatan  insanları seçiyorum. Bana mutluluk verecek olayların içinde yer alıyorum.
•    İçimde kuruntu, vesvese oluştuğunda ona iptal diyorum ve ekliyorum: Sen beni yönlendiremezsin.
•    Ben güler yüzü seçiyorum. Her gün sabah ve akşam aynanın karşısına geçip;  “kendimi  seviyorum, yaptığım her şeyi onaylıyorum” diyorum. Çocukluğumu da affediyorum.

•    Sadece şu anda yaşıyorum. Geçmişimin olumsuzlukları beni yönlendiremez. Küçük ve büyük ailemden keyif alıyorum. Çıkan küçük sorunları yapıcı olarak çözmekten zevk alıyorum.
•    Kendime karşı yaptığım hatalardan dolayı kendimi bağışlıyorum. Başkalarının bana karşı yaptığı hatalardan dolayı ise,  başkalarını bağışlıyorum. Böylece tüm vücudumdaki öfkeyi, kızgınlığı, kırgınlığı, intikam duygularını dışa atıyorum. Toprak gibi oluyorum.”
BİOENERJİ
•    Bioenerji herkesin içinde bulunduğu varsayılan iyileştirici bir güçtür. Bioenerjinin bitkisel tedaviyle ve psikoterapi ile birlikte kullanılması harika sonuçlar yaratıyor. Tıbbın pes ettiği yerde en çaresiz hastalıkları bile iyileştiren içsel enerjidir. Keşfedenlerin sayısı hayli sınırlı olup çoğuda Rusya’dadır. Pek çok ülkede” hurafe” diye bir yana itilen bioenerji, Rusyada yıllar önce”bilim” olarak kabul görmüştür.

•    Bioenerji, içimizde uyuyan güzeldir. Ona açık ve inanan herkese,Allah'ın  bir lütfudur.

Bioenerji çok farklı şekillerde adlandırılmaktadır. Evrensel enerji- yaşam enerjisi çi- ki- prana-kozmik enerji, ama hepside aynı şeyi anlatmaktadır. Bu bütün canlılarda olduğu kabul edilen güçtür. Kozmik enerji tepeden girer ve şakralar vasıtasıyla bedenin çeşitli bölgelerine dağılır. Fazlası el ve ayak uçlarından çıkar. Herhangi bir nedenden dolayı şakralar kapanırsa, enerji dağılamadığı için o bölge beslenemez ve hastalık ortaya çıkar.



•    Evrende herşey enerjidir. Evrendeki herşeyin özü kuant dediğimiz enerji zerrecikleridir. Gördüğümüz, algıladığımız canlı cansız herşey kuant dediğimiz enerji zerreciklerinin belli sayılarda yoğunlaşmasıdır.

Evren bir enerji okyanusudur. Nesneler arası boşluklar dediğimizde enerjidir. Sürekli titreşim halinde olan kuantlar özel programa organize olup şeyleri oluşturur. Vücuda gelen oluşumları biz isimlendiririz. Beş duyu ile algılayabildiklerimiz kadar, duygu ve düşüncelerde enerjidir. Onların titreşim sayılarının yoğunluğu, niteliğini ve kalitesini belirler.



•    Bizlerde belli titreşimlerin "kan-kemik-kas-sinir-doku vs." birleşimi ile organize olmuş enerji varlıkları olduğumuz kadar bizi canlı kılan özel bir enerji sistemi ile donanmış durumdayız. Evrensel enerji ile sürekli bağlantıda olan ve ondan beslenen vücudumuzdaki enerji sistemimiz özgün bir yapı oluşturur.



•    Vücudu kan damarları gibi saran "nadi" dediğimiz enerji kanalları ile bu enerji dolaşır. Belli şekillerde enerji meridyenleri oluşturur. Bu meridyenlerin başlangıç ve bitiş noktaları, özel enerji tetikleme noktaları olduğu kadar, enerji beslemesi yapacağı organ ve sistemleri işaret eder.

•    Evrendeki herşeyde olduğu gibi bizimde bir manyetik alanımız vardır. Biz ona AURA diyoruz. Auramız bireysel enerjimizin evrene açılan yanıdır. Değişik katmanlardan oluşmuştur. Kadim bilgilerden, bu günkü bilimin ışığında yeniden değerlendirmelerimizle bunun 8-9 katman kadar olduğu bilgilerine ulaştık. Herbiri özgün renk ve yoğunluğa, akışa sahip olan aura katmanlarının, bizim enerji kalitemize ve onu kullanabilme yeteneğimize göre(bilinçli veya bilinçsiz) bütün evreni kaplayacak bir enerjidir.

•    Uygulayıcı (terapist) sadece bilinçli bir aktarıcıdır. Yaptığı tek şey; hastanın enerji elektrik sistemini yeniden olması gereken düzeye getirmektir. Bir bakıma "AKORD" etmektir. Enerji sistemindeki aksaklık , sorun halledilince her canlıda var olan bioregüler güç vücudu yeniler, sistemler güçlenir.

•    Bioenerji doktorunun hastalıkla hiç işi olmaz. Hastalık onun için o bölgedeki enerji sorununun niteliğidir.Bağlantı meridyenleri,çakra ve auradaki sorun ve denge ile ilgilenir. Aksaklığı oluşturan enerji sorununu halleder.

•    Unutmayalım ki enerji sistemi düzgün, güçlü çalışan kişinin bütün sistemleri düzgün çalışacaktır. Hastalık bedenle sorunun savaşıdır. Galip gelen kazanır. İnsan ya hastadır ya sağlıklı, ya galiptir ya mağlup.

•    Hastanın konuya dahil olması çok önemlidir. İnanmadan gelen ön yargılı, şüpheli kişilere yapılan uğraşı baştan yanlıştır. Terapist ne kadar verici ise o da o kadar alıcı olmalıdır. Bu da titreşimlerin direnç göstermeden olaya dahil olmasıdır. İnanmayan vücut aura kalkanı kurar. Terapist frekans uyumu ve rezone olmayı başaramaz.



•    HÜCRE DNA’SINI SAĞLIKLI TUTAN FAKTÖRLER; POZİTİF DÜŞÜNCE,ANI YAŞAMA VE AFFETME’DİR. Bioenerji hücre DNA’sını sağlıklı tutar.
•    Ormanlar ve temiz deniz kenarlarından pozitif enerji almaktayız. Pozitif enerji baş,el ve basenden girer. Negatif enerjiyi ise el ve ayaklardan atarız. Bu ortamlarda ne kadar bulunursak o kadar enerjimizi artırırız.
•    AURA; Koruyucu çemberdir. Kişi giderken sallanır, düşer. Kulak ile ilgili değildir. Aura ile ilgilidir. Aura’nın rengi ve genişliği kişinin haleti ruhiyesine bağlıdır.

•    Hakim ruh iyiye göre farklılık gösterir.Düşüncelerimiz + ise +’ları etkiler. Düşüncelerimiz _ ise eksileri etkiler. Bizim düşüncelerimiz tek tek hücrelerimizi etkilemektedir.Düşünceler hücrelere yangı göndermektedir. + ise dalga dalga yayılmaktadır ve auranın alanını genişletmektedir.- ise aurayı daraltmaktadır. Enerjimizi azaltmaktadır.


•    Vücutta 7 adet enerji merkezi vardır. Bunlara çakra denir. Çakraların 7’sininde açık olması kişinin sürekli evrensel enerji sistemi ile irtibatlı olmasına yol açar. Bu insanların dayanıklılığı ve enerjileri çok olur.

•    ÇAKRA FONKSİYONLARI
•    ÇAKRA 7: Vücudun tüm fonksiyonlarını kontrol eder.İlgili sistem ve organlar:

- Beyin ve sinir sistemi, iskelet sistemi, kaslar. Bağlı hastalıklar:

- Kemik, eklem ve kas ağrıları, Akıl ve sinir hastalıkları,Uykusuzluk, depresyon, aşırı duyarlılık, Baş ağrısı


•    ÇAKRA 6: Sezgiyi kontrol eder.İlgili sistem ve organlar:Sinir sistemi.Bağlı hastalıklar: Yolculuk hastalıkları (vapur, uçak tutması.),Zeka geriliği,Unutkanlık, korku, stres



•    ÇAKRA 5: Solunum sistemi ve 5 duyuyu kontrol eder.İlgili sistem ve organlar:

- Burun, ağız, boğaz, nefes borusu, akciğerler,Kulaklar, gözler, cilt.Bağlı hastalıklar:

- Öksürük, alerjiler, grip, astım, görme bozuklukları, cilt hastalıkları, işitme sorunları

- Tepkilerde yavaşlama, huzursuzluk.




•    ÇAKRA 4: Kan dolaşım sistemini kontrol eder.

İlgili sistem ve organlar:

- Kalp, damarlar, lenf bezleri.Bağlı hastalıklar:

- Kolesterol, yüksek tansiyon, düşük tansiyon,Kalp ve damar hastalıkları

- Sevgisizlik, anlaşılamama korkusu, kendine acıma



•    ÇAKRA 3: Sindirim sisteminin tüm fonksiyonlarını kontrol eder.

İlgili sistem ve organlar: Mide, pankreas, safra kesesi, karaciğer, bağırsaklar.böbrekler, dalak, mesane.Bağlı hastalıklar: Mide ülserleri, karaciğer hastalıkları, sindirim bozuklukları, İshal - peklik, pankreas iltihapları, böbrek enfeksiyonları.
- Tatminsizlik, maddiyata bağlanma, aşırı sinirlilik

•    ÇAKRA 2: Cinsel organları kontrol eder.İlgili sistem ve organlar:

Erkekte; Penis ,Prostat ,Testisler.Kadında ;Vajina, Yumurtalıklar

Rahim, Fallop tüpleri.Bağlı hastalıklar:

- Prostat iltihapları, cinsel sorunlar, rahim enfeksiyonları,Cinsel soğukluk, iktidarsızlık, ağrılı ve düzensiz regller,Erken boşalma,Özgüven eksikliği




•    ÇAKRA 1: Enerji sisteminin merkezi.

İlgili sistem ve organlar:Tüm fizyolojik ve psikolojik beden, bağışıklık sistemi

Bağlı hastalıklar: Fiziksel ve psikolojik direncin kırılması,Duygularda belirsizlik ve kararsızlık



•    UYGULAMA:SABAH KALKARKEN ÇAKRALARI FAALİYETE GEÇİRME:
•    Göğüs kemiği üzerinde güçlü bir beyaz enerji topu olduğunu düşün. Göğüs kemiği alt ucundan 3 parmak yukarıdaki çakrayı yeşil ile temizle. Göbek 3 parmak üstüne çık. O çakrayı sarı ile temizle. Göbek 3 parmak altına in. O çakrayı turuncu ile temizle. 2 bacağa ayır.

•    Ayak topuklarına indir. Sonra baldırdan sacruma getir. Oradaki çakrayı kırmızı ile aç.
•    Enerji topunu yukarı doğru yuvarlat. Sırt,omuz adalelerini gevşetsin. Omuzlardan, kulak arkasından, baş arkasından baş önüne geçir. Kafadaki tüm ağrıyı, depresyonu alıp eritsin.

•    Sonra burun, üst dudak,ağıza getir. Sonra dil ile üst dudağı birleştir. Ve enerji topunu orada eriterek devreyi tamamla.
•    Sonra el ve ayaklarını açarak 3 defa gerin.
•    Ve dinç kalk.
AKUPUNKTUR

•    Akupunktur çok güçlü enerji dengeleme ve vücudu regüle etme tedavisidir.
•    Etkileri şunlardır:
•    Ağrı kesici etki: Akupunktur beyinden endorfin denilen maddeyi salgılatır. Endorfin, bugün hiçbir ilacın etkisine ulaşamadığı bir ağrı kesici maddedir. Yani çok güçlüdür. Ve bunu insan vücudu üretmektedir. Dışardan aldığımız ağrı kesiciler bir süre sonra endorfin salgısını azaltmaktadır. Akupunktur bu doğal ağrı kesicinin salgılanmasını uyarır. Böylece tüm ağrılarda azalma meydana gelir.

•     Kas gevşetici etki: Akupunktur beyinden GABA(gama amino bütirik asit) salgılanmasını uyarır. GABA kuvvetli bir kas gevşeticidir. Kasların gevşemesi ağrıların azalmasına neden olur. Bel ve boyun fıtığında kas spazmı vardır. GABA sayesinde bu ortadan kalkar.



•    Ödem çözücü etki: Ağrıyı hissettiğimiz yerde mutlaka ödem dediğimiz, sıvı toplanması vardır. Ödemin kendisi ağrıya neden olabildiği gibi, o bölgenin dolaşımını bozarak olayı artırabilir. Akupunktur beyinden streoid denilen maddenin salgılanmasını uyarır. Steroid dışarıdan hastaya verildiği zaman, birçok yan etkisi de olan bir maddedir. Ama vücut kendisi, ihtiyacı olanı salgıladığı zaman hiçbir yan etkisi yoktur. Streoid ödemi çözerek hastayı rahatlatır. Ağrı azalır.

•     Psikolojik rahatlatıcı etki: Akupunkturun insanı sakinleştirici ve rahatlatıcı etkisi, beyinden salgılattığı serotonin ve endorfin gibi maddelere bağlıdır. Stres ve sıkıntı ortadan kalkar. Uykular düzenli bir hal alır. Halsizlik ve yorgunluk olmayacağından hasta kendini daha iyi hisseder.

•     Tüm organlara ve dokulara kan gidişini düzenleyerek her hücrenin düzenli çalışmasını sağlar. Ayrıca hasara uğramış dokuların böylece beslenmesi ve tamir edilmesi kolaylaşmış olur. Kanla birlikte tüm dokulara oksijen taşınmasını da düzenleyerek görevlerini iyi yapmalarını sağlar.

•    Vücut zindeleşir ve hareket kabiliyeti artar: Tüm bunları sağlayınca hasta kendini zinde ve dinç hissedecektir. Bu daha önce yapamadığı hareketleri yapabilmesini, işini devam ettirmesini sağlayacaktır. Hastanın yaşam kalitesi yükselmiş olacaktır.
•    Ayrıca, vücudun genel dengesini de sağladığı için, ağrılara neden olan problemlerin daha kolay çözümlenmesini de sağlar. Hastanın dış faktörleri (aşırı yorgunluk, ağır kaldırma, yanlış duruş ve oturuş pozisyonları, vs.) mümkün olduğu kadar elimine etmesi , hafif egzersiz ve masajlar problemlerin çözülmesine yardımcı olacaktır.

•    AKUPUNKTUR VE MİGREN:
•    Akupunktur bir çok ağrının tedavisinde olduğu gibi, migren ve diğer baş ağrılarının tedavisinde de oldukça başarılıdır.
•    Migren, bilindiği gibi, bir çok dış faktörlerin etkisiyle tetiklenen, genetik komponenti olan, büyük oranda damar tonusuyla ilgili bir hastalıktır. Akupunktur damar tonusunu düzenleyici etki gösterdiğinden, migren tedavisinde yan etki olmadan başarılı bir tedavi örneği oluşturmaktadır .

•    Akupunktur tedavisi sonucunda migren ataklarının şiddeti ve gelme sıklığı azalır, hastanın genel durumu ve direnci artar. İlaç kullanıyorsa ilaç dozları azalır, hatta tamamen kesilir.
•    Hastanın dış faktörleri (kalabalık, ses, gürültü, ışık, bazı yiyeceklerden ve aşırı stresten uzak durma, hormonal durum değişiklikleri, yorgunluk, uykusuzluk, - ki akupunktur ile bu problemler de ortadan kalkar) mümkün olduğu kadar elimine etmesiyle birlikte, migren ve diğer baş ağrılarında, %90-95 oranında da genel iyilik hali sağlanmış olur.

•    Zayıflamada Akupunkturun önemi
•    Öncelikle beyinde, hipotalamusta bulunan iştah merkezini kontrol altına alarak kişinin açlıkla mücadele etmeden aşırı yeme isteği azaltılır. Fiziksel ve zihinsel aktivitede azalma olmadan çok rahat diyet yapılır. Midede yanma, ekşime ve kazınmayı önler. Metabolizmayı düzenler. Aşırı stres ve sinirliliği önler. Bedeni bir bütün olarak ele aldığımız için varolan emosyonel ve hormonal rahatsızlıklar ve diğer semptomlar da ortadan kalkar.

•    İdeal kiloya indikten sonra bunu korumak daha da önemlidir.
TRANSFORMAL NEFES TERAPİSİ
•    Nefes özümüzdür. Yemeksiz,susuz günlerce yaşayabiliriz. Ancak nefessiz 3 dk dayanamayız.
•    Etkin bir lenf ve bağışıklık sistemi ile beraber sağlıklı bir kan dolaşımına sahip olmak istiyor muyuz?
•    O zaman bu sistemleri hayata geçiren,yaşatan, derin diyafram nefesini almak zorundayız.
•    Derin nefes alma kadar vücudumuzu temizleyen daha ciddi bir şey yoktur.

•    Bu süreç, kişinin nefesini nasıl açacağını ve tüm solunum sistemini nasıl kullanacağını öğrenmesi ile başlamaktadır. Bunun sonucunda, enerji düzeyi yükselmekte, beyin işlevleri artmakta ve böylece daha keyifli zihinsel ve duygusal ruh hallerine ulaşılmaktadır. Nefesin oluşturduğu daha yüksek frekanslı enerjiler, kişinin vücudunda ve bilinçaltında bulunan daha düşük frekanslardaki enerji modellerini değiştirir, transforme eder.

•    Bu süreç, acının ve sistem içindeki yoğun enerjilerin daimi olarak dönüşmesini, yerine hafiflik ve netlik duygularının dolmasını sağlar. Nefes alış tarzımızı değiştirdiğimizde dünyamız değişir. Huzurumuz artar ve her anın tadını çıkarırız. Yaşamlarımız sürekli iyileşir.

•    Bilinçli Nefes Almanın Faydaları
Bilinçli nefes almanın pek çok olumlu etkisi var.
•     Son yapılan bir araştırmalar her gün aldığımız toksinlerin yüzde yetmişinin nefes ile atıldığını ortaya koyuyor!
•      Derin, tam nefes aynı zamanda iç organlar ve karın kaslarına masaj yapıyor ve güçlendiriyor.
•    

•    Yine araştırmalar gösteriyor ki diyafram nefesini öğrenen kalp hastaları kalp sağlıklarını önemli ölçüde iyileştirebiliyorlar.
•    Araştırmacılar yüksek tansiyon bulguları ve endişenin bilinçli nefes alma ile hafifletilebildiğini kanıtladılar.
•      Etkin nefes almanın fiziksel faydalarının yanı sıra, bazı özel nefes alma teknikleri duygusal strese de yöneltilebilir.



•    Amerikalıların %90’ının, Türklerin ise %80’inin nefeslerini kısıtlıyor. Kısıtlama, hoşumuza gitmeyen bir duyguyu kabullenmekten kaçınmak için nefesimizi tuttuğumuz zaman ortaya çıkıyor.




•    Nefesimizi tutarak duygularımızı deaktive ediyoruz, böylelikle bu duygular baskılanıyor ve bilinçaltımızda saklı kalıyorlar. Bu duyguları baskılamaya devam etmek (yani hepsini içimizde tutmak) korkunç bir enerji gerektiyor ve bedenimizde kronik gerginliğe yol açıyor. İşte bu yüzden sabahları yataktan kalkmak için enerjimiz yok. İşte bu yüzden hastalanıyoruz, yaşlanıyoruz. Hücrelerimiz bu yüzden ölüyor .

•    NEFES TÜM BUNLARI NASIL YAPIYOR?
•    Eskiler havanın “Prana” –yaşam gücü enerjisi– taşıdığından bahsederlerdi. Bunun her yerde olduğunu ve güneş ışığına maruz kalarak ve bu enerjiyi muhafaza eden besinleri tüketerek bedenlerimize girmesine izin verdiğimizi söylerlerdi.

•    Transformasyonal Nefes sayesinde Prana bedenimize büyük miktarlarda alınmaya başlıyor ve beden elektromanyetik  alanımı
zı değiştiren güçlü bir pozitif enerji titreşimi üretmeye başlıyor. Evrensel ‘Yükseltme Yasası’ nedeni ile seanslar sırasında negatif enerjiler pozitif enerjiye yükseltiliyor.


•    Yaşam gücü enerjileri bedenimize girerken bastırılmış duygular açığa çıkmaya başlıyor. Titreşimdeki değişiklik nedeniyle travma kalıcı bir şekilde temizleniyor, enerji alanı tamamen pozitif hale geçiyor. Artık analize, geçmişteki konulara dönmeye, ya da bir şeyleri “tamir etmeye” ihtiyaç kalmıyor.

Bir travma ya da özel bir konu çözümlendikten sonra, zihinsel dinginlik sakinleştirilmiştir ve ruh ile temas daha açık hale gelir. Bu gerçekleşirken, kim olduğumuzu hatırlarız. Kim olduğumuzu hatırlarsak, daha farklı davranır ve dünyamız ile daha farklı etkileşiriz. Biz değiştiğimizde, etrafımızdaki dünya da değişmiştir.

•    Transformasyon: dönüşüm, “şeklin ötesine geçmek” anlamına geliyor. Transformasyonal Nefes, zihinsel ve duygusal travmaların saklandığı bilinçaltı dünyamıza ulaşmak için fiziksel şeklin ötesine geçen yoğun bir süreç. Pek çok araştırmacı bu bastırılmış materyalin yaşamda optimal performanstan daha azı ile yetinmemize neden olduğuna inanıyor. Bu içsel dokularla bir kez meşgul olmaya başladığımızda, daha fazla tatmin ve doyum ile yaşayabiliriz.

•    Uzun zamandır var olan travmayı çözebildiğimizi, daha önceki sınırlarımızın ötesine geçebildiğimizi, kesin bir bilinç düzeyine vakıf olabildiğimizi keşfederiz. Bilinçaltımızdaki kısıtlamaları temizledikten sonra, ruhumuz ile temasa giden yol açıktır artık.  Bu temas mistik deneyimlere, büyük bir içsel aydınlanmaya ve her şeyin yeganeliğinin farkındalığında artışa neden olur. Bu deneyimler algılarımızı değiştirir ve stresi çözer

•    Nefes alışkanlığını yaşamlarımızı nasıl yaşadığımıza dair bir metafor olarak düşünün. Nefes alışımızı kısıtlarken, duygusal yanıtlarımızı boğup bastırırken, aynı şekilde yaşamlarımızı da kısıtlarız. Zihnimizi odaklar ve nefesimizi yönlendirirsek, kendimizi daha engin ve sağlıklı bir yaşam deneyimine açmış oluruz.

•    TRANSFORMAL NEFES NEDİR?
•    En ileri düzeyde, kendi kendini iyileştirme ve canlandırma sistemi olan Transformasyonal Nefes Tekniği, geçmişte yaşanan ve bilinçaltında bastırılan travmaları temizler, fiziksel özellikleri canlandırır ve beyindeki duygusal ve zihinsel travmaları dönüştürür. Transformasyonal Nefes tekniğininin sağladığı oksijen artışının doğal faydalarının yanı sıra, fiziksel ve duygusal alanlarda maksimum gelişim sağlar ve farkındalık  düzeyini yükseltir .

•    Bu süreç, kişinin nefesini nasıl açacağını ve tüm solunum sistemini nasıl kullanacağını öğrenmesi ile başlamaktadır. Bunun sonucunda, enerji düzeyi yükselmekte, beyin işlevleri artmakta ve böylece daha keyifli zihinsel ve duygusal ruh hallerine ulaşılmaktadır. Nefesin oluşturduğu daha yüksek frekanslı enerjiler, kişinin vücudunda ve bilinçaltında bulunan daha düşük frekanslardaki enerji modellerini değiştirir, transforme eder.

•    Bu süreç, acının ve sistem içindeki yoğun enerjilerin daimi olarak dönüşmesini, yerine hafiflik ve netlik duygularının dolmasını sağlar. Nefes alış tarzımızı değiştirdiğimizde dünyamız değişir. Huzurumuz artar ve her anın tadını çıkarırız. Yaşamlarımız sürekli iyileşir.

•    Transformasyonal Nefes; kişide fiziksel, zihinsel ve duygusal bütünlük sağlayan ve sistemde önemli düzeyde iyileşme gerçekleştiren ve kişinin ruhsal yapısını güçlendiren güçlü bir tekniktir.

Bir düşünün. Yaşamımız ilk ve son nefesimiz arasında ki sürede gerçekleşir. Hiç bir şey nefes kadar gerekli ve şu anda değildir.Yemek yemeden 3 hafta, su içmeden bir kaç gün yaşayabiliriz. Fakat pek çoğumuz nefessiz ancak bir kaç dakika dayanabiliriz. Bu da canlı kalabilmemiz için nefesi gerekli kılıyor .

•    Eğer genel olarak konuşursak, biliyoruz ki, Transformal Nefes tekniğini kullanmadan önce solunum sistemimizi ancak %30 kapasiteyle kullanırız ve ayrıca sistemimize çok az yaşam gücü alabiliriz.
•    Unutmayalım ki, yaşam mucizesini mümkün kılan sadece nefestir. Nefesle alınan oksijen hücrelerimizin en önemli besinidir.




    ETKİ

Transformasyonal Nefes sürecinin başlangıcında, nefes alma mekanizmasını açmamız gerekir. Solunum sistemi, alt karın bölgesinden başlar, solar pleksus sinir ağından geçer ve göğsün üstüne kadar gelir. Bu bölgeler birbirine bağlanırsa, insanın aldığı oksijen düzeyi en uygun (optimum) düzeye yükselir. Vücut iyileştirici etkiler alır ve zindelik artar. Kişinin enerjisi ve huzuru artar. Kapalı nefes alma modellerinde nefes alındığında, oksijen ve yaşam gücü bu bölgelerdeki hücrelere gider. Alt karın ve diyafram kaslarının kullanılması sayesinde, hazımsızlık ve sırt ağrısı gibi fiziksel şikayetler kısa sürede iyileşir.




•    Bu sürecin ikinci düzeyinde olumsuz düşünceler, bastırılmış duygular, doğum travması, çocukluk travmaları ve geçmişte yaşanmış travmalar iyileştirilir. Tüm davranışlar ve eylemler, bir duygunun veya inancın sonucudur. Davranışlarımızı değiştirmek istiyorsak, duygusal/akılsal düzeyde değişiklik yapmamız gerekir. Nefes alırken oksijenin yol açtığı yüksek frekanslı titreşim, vücudumuzdaki elektromanyetik alanı değiştirerek oksijen yüksek frekansına yükseltmemizi sağlar. Bunun bilincine vardığımızda, nefes almanın daha bilimsel ve metafiziksel bir unsuru devreye girer.

•    Fiziksel değişim yasasına göre, düşük frekanslı titreşim enerjisi, yüksek frekanslı titreşim enerjisine maruz kaldığında yükselir ve bu yükselme kalıcıdır. Bunun nefes alma sürecindeki anlamı, yüksek frekanslı titreşim enerjisinin hücre belleğindeki ve bilinçaltındaki düşük frekanslı titreşim enerjisini arttırdığıdır. Düşük frekanslı titreşim enerjisi ise olumsuz düşünceleri, travmaları ve bastırılmış duyguları içerir. Böylece bellekte kayıtlı tüm karanlık köşeleri aydınlatabiliriz. Belleğimizdeki bu enerji tıkanıklıkları açıldığında, artık olumsuz etkilenmeyiz.



•    Bilinçaltı düzeyinde düşünme ve hissetme, nefes alışımızla bağıntılıdır, başka bir deyişle “Nasıl nefes alıyorsak öyle yaşıyoruz”. Herkes kendine özgü bir şekilde nefes alır. Bazı ortak nefes alma modelleri vardır, fakat bireylerin farklı durumlarda nefes alış şekilleri, parmak izi gibi benzersiz ve bireye özgüdür. Güçlü bir duygu hissettiğimizde kendimizi rahatsız hissedersek o an nefesimizi tutarız, böylece o duygudan kurtulmaya çalışırız.

•    Bize kendimize hakim olmamız, susmamız vs. öğretilmiştir. Çoğu kişi kendini duygularına bırakmaz. Kulağa garip gelebilir, fakat karından nefes almak, tatsız duygulardan kurtulmayı sağlar, çünkü bu durumda hareket halindeki enerji tüm vücut ile birleşir, dışa vurulur ve vücuttan atılır.


•    Nefesimizi tuttuğumuz zaman ise söz konusu enerji hücrelere gönderilerek bastırılır. Bunlar hastalığa ve diğer fiziksel şikayetlere yol açabilir. Yıllar boyu nefesimizi tuttuğumuz için bastırılmış olumsuz enerji birikmiş ve belirli bazı yerlere depolanmıştır. Sonuçta doğal nefes alma becerimizi kaybederiz, bu da doğal yaşamdaki yolun kaybedilmesi demektir. Nefes almak daha sevgi, neşe ve sağlık dolu bir hayatın kilit noktasıdır.



•    Bilinçaltı ile nefes alma modelleri arasındaki bu sinerjinin iyi tarafı, iki yönde çalışmasıdır. Nefes alma tarzımızı değiştirdiğimizde, düşünme ve hissetme tarzımızı da değiştirmiş oluruz ki bu da Transformal Nefes tekniğinin dünyaya sunduğu en büyük hediyelerden biridir. Daha çok nefes alırsak, hayattan da daha çok şey alırız. Kolay, hızlı ve rahat şekilde nefes verdiğimizde, geçmişte kalmış veya bizim için olumsuz bu unsurları dışarı atarız. Nefes alma modelinde ne kadar açık ve bağlantılı olursak, nefes alma da bize istediğimiz şeyleri o kadar çok verir.




•    Böylece Transformal Nefes’in üçüncü düzeyi olan ruhsal düzeye geliyoruz. Doğuda bilinçli nefes almanın gücü, asırlardır ruhsal aydınlanma aracı olarak kullanılmaktadır. Batıda bu konuya ancak son zamanlarda ilgi gösterilmeye ve akıl-beden bağlantısını araştırmaya başlanmıştır. Yaşam gücü, bilincimizi değiştirerek bilinçlilik düzeyini yükseltir ve bunu günlük yaşama bağlar. Böylece insan içinde rehberlik ve netlik kazanır. Gerçekler zaten insanın içindedir, aksaklıklar ortadan kalktığında doğal ve serbest şekilde ortaya çıkar.

•    Duygusal ve zihinsel olarak- Transformasyonal nefes bilinçaltını temizler:
•    Stresi çözer ve rahat tepki vermenizi sağlar.
•    Hücresel hafızadaki geçmişe ait travmaları temizler.
•    Öfke, korku, tedirginlik, suçluluk ve üzüntü gibi bastırılmış duyguları temizler.

•    Ruhsal düzeyde- Transformal nefes bizi bilincin daha yüksek seviyelerine bağlar:
•    Üst benliğimizle olan bağlantımızı açar.
•    Birlik hissinin oluşmasını getirir.
•    Ruhsal hediyeleri tam olarak anlamamızı sağlar.
•    Transformal nefes daha çok sevgi, neşe ve “kendini iyi hissetme” sunar.
•    Transformal  nefes prosesi aracılığıyla nefes alma şeklinizi derin ve tam bir diafram nefesine dönüştüreceksiniz. Bu prosesle hücresel hafızanızın tüm seviyelerindeki negatif enerjiler temizlenecek ve bu sizin daha canlı, genç ve kendinizle olduğu kadar başkalarıyla da daha rahat olmanızı sağlayacak.

•    KULLANILDIĞI HASTALIKLAR:
•    Astım,KOAH,Bağımlılık,rehabilitasyon,    sigara bırakma, görmede düzelme,   Kanser,   astım, doğum, baş ağrıları ve migrenler, depresyonlar, sindirim problemleri, sürekli yorgunluk,  kısırlık, uykusuzluk, kalp hastalıkları, korkular, menstrüel düzensizlikler,Panik ataklar , stres, cilt sorunları v.b

•    Transformasyonal nefes seansında neler olur?
•  
Bir saat boyunca Transformal nefes ile açık bir dalga gibi nefes alacaksınız. Nefesi ağızdan alıp karından başlayarak tüm nefes sisteminizin bağlanması ve hiç beklemeden rahatça nefesi bırakmak önemlidir. Ve tekrar aralıksız bir şekilde başlamak.İşte bu şekil enerjetik olarak yüksek ve kapalı bir ortam oluşturur  ki burda transformasyon doğal bir şekilde gerçekleşir. Bu prosesi güvenli bir şekilde oluşturabilmek için şunlar kullanılır: Eller, vücut taraması, sesler, niyet, onaylamalar ve Allah’tan yardım isteme.

•    Seans içinde bilincin tüm seviyelerinde dönüşüm olur.( fiziksel, duygusal, zihinsel ve ruhsal ). Her seansta doğum travmasını, geçmiş yaşam travmalarını, baskılanmış duyguları ve negatif düşünce şekillerini güvenli ve kolay  bir şekilde iyileştirebiliriz.

Etiketler: , ,