YAŞLANMAYA KARŞI KULLANILAN KOZMETİKLER
• İç etkenler ile zamana bağlı olarak gelişen yaşlanmaya gerçek, spontan veya intrinsik yaşlanma adı verilir.
• Dış ve çevresel etkenlere bağlı yaşlanmaya ekstremini veya fotoyaşlanma denir.
İNTRİNSİK YAŞLANMA
Genetik faktörler
Metaboiik faktörler
Endokrin faktörler ve hormonlar
Sonuç:
Gerçek yaşlanma
Deri yaşlanması
EKSTRİNSİK YAŞLANMA
Sebepleri
Beslenme ve diyet
Alkol kullanımı
UV radyasyon
Sigara kullanımı
Sonuç:
Foto yaşlanma
Yaşlı deride görülen en önemli değişiklikler:
• Kırışıklık,
• Kuruluk,
• Elastikiyet kaybı,
• Leke oluşumu.
Yaşlanma izlerinin hafifletilmesinde kozmetikler kullanılır. Dekoratif kozmetikler kullanılarak kısa vadeli çözümler elde edilir. Derinin nem içeriğini arttırarak ve Stratum corneum tabakasının plastizasyonunu sağlayan madde içeren kozmesötikler kullanılarak orta vadeli çözümler elde edilir. Uzun vadeli çözümler ise, güneş ışınlarından koruyucu ve serbest radikal yakalayıcı maddeleri içeren kozmesötiklerin kullanımı ile elde edilir.
Deri yaşlanmasına karşı neler yapılabilir?
• Çevresel faktörlere karşı tedbir alınmalıdır. (Fotoyaşlanmaya karşı önlem alınmalıdır)
• Stratum corneum tabakasında nem kaybı önlenmelidir.
• Deriye yeniden nem kazandırılmalıdır.
• Hücrelere oksijen taşınması arttırılmalıdır.
• Deri üzerinde lipid bir film tabakasının oluşturulması sağlanmalıdır.
• Bağ dokusu proteinleri tamamlanmalıdır.
Yaşlanmaya karşı kullanılan etkin maddeler;
• Nemlendiriciler,
• Mitoz bölünmeyi arttırıcılar,
• UV ışınlarını filtre ediciler,
• Serbest radikal yakalayıcılar,
• Bu fonksiyonların bir veya birkaçını yerine getiren maddeler.
Deri yaşlanmasına karşı kullanılan kozmesötikler;
• Vitaminler,
• Alfa hidroksi asitler (AHA),
• Bitkiler ve bitkisel ekstreler,
• Hayvansal ekstreler,
• Biyofaktörler,
• UV filtre ediciler,
• Serbest radikal yakalayıcılar.
Yaşlanmaya karşı kullanılan bu maddelerin çoğunluğunun stabilitesi ve aktivitesi sorun yaratabilmektedir. Bu maddelerin çoğunluğu hayvansal ve bitkisel kaynaklı doğal veya doğala yakın maddeler oldukları için her defasında aynı safsızlık ve aktivitede elde edilmeleri zordur Etkinliklerini aynı seviyede kılabilmek için farklı kozmetik taşıyıcı sistemler, özellikle de modern taşıyıcı sistemler içinde hazırlanmaktadırlar. Böylelikle üretim, saklama ve kullanımları süresince stabilitelerini sağlayabilmek de mümkün olabilmektedir.
Vitaminler:
Topikal kullanılan vitaminler özellikle deri yaşlanması, kuru ve pullanmış deri ve kırışıklık gibi derideki dejeneratif değişikliklerde etkindirler. Kozmetik açıdan önemli vitaminler;
• Suda çözünen vitaminler (Vitamin C, pantenol = provitamin B5)
• Yağda çözünen vitaminler (Vitamin A = retinol, Vitamin E) olmak üzere ikiye ayrılırlar.
Vitamin A (Retinol):
Epitel dokusunun sağlıklı çoğalmasını sağlar ve dış etkenlere bağlı epitel yaşlanmasını geciktirir. Vitamin A palmitat deriden emilerek deriyi yumuşak ve dolgun tutar, derinin su tutma özelliğini arttırır. Ayrıca, cilt rengini açar.
Vitamin B (Pantenol, Provitamin B5):
Hücre yenilenmesini arttırır. Nemlendirici özelliğe sahiptir. Güneşten koruyucu preparatlarda pigment oluşumunu uyarır ve eritem oluşumunu önler. Güneşlenme sonrası ve yaşlanmaya karşı ürünlerde kullanılır.
Vitamin C (Askorbik asit):
Cilt rengini açıcı ve yaşlanmayı geciktirici ürünlerde kullanılır. Biyolojik kofaktör ve antioksidan olarak etkilidir. Topikal kullanımın temel amacı deri üzerinde UV radyasyonun etkilerini önlemektir. Genellikle diğer vitaminler ile kombine olarak kullanılır. Ticari nemlendirici preparatlarda vitamin A ve E ile birlikte kullanılır.
Vitamin E (Tokoferol):
Doğal ve sentetik kaynaklı türevleri bulunur. Preparatlarda nemlendirici, UV ışınlarına karşı koruyucu (fotoyaşlanmaya karşı), antioksidan, antienflamatuvar, yara iyileştirici ve kırışıklıkları önleyici olarak kullanılmaktadır. Deri yaşlanmasındaki en önemli hususlardan biri, derinin kuruması ve nemini kaybetmesidir. Nemini kaybeden deri kuru ve gevrek hale geçer. Vitamin E'nin tekrarlanan kullanımlarında kuru deri için uygun bir nemlendirici olduğu bildirilmektedir.
Alfa Hidroksi Asitler (AHA):
Doğada yaygın olarak bulunurlar. Meyvalarda, şeker kamışında ve yoğurtta değişik AHA'lar bulunmaktadır.
Kozmetik ürünlerde en sık kullanılan AHA'lar;
• Glikolikasit,
• Laktik asit,
• Malik asit,
• Tartarik asit
• Sitrik asittir.
AHA'lar kozmetik preparatlarda deri dokusunun gençleştirilmesi, deriye parlak ve düzgün bir görünüm kazandırılması, kırışıklıkların azaltılması ve pigmentasyonun azaltılması amacıyla kullanılırlar. Kozmetik etkileri en az 8-10 haftalık kullanımdan sonra ortaya çıkabilir.
Bitkiler ve Bitkisel Ekstreler:
Aloe vera jeli, yeşil çay, meyan kökü ekstresi, aosaine, Gingko biloba ve ginseng başlıca kullanılanlarıdır.
Ayrıca, günümüzde saf halde eldesi ve standardizasyonu güç olduğundan hayvansal ekstreler yerine bitkisel kaynaklı protein hidrolizatları (buğday, pirinç, soya, badem v.b.) kullanılmaktadır.
Hayvansal Ekstreler:
Karaciğer ekstresi, sığır serum albumini, plasenta ekstresi, amniyotik sıvı, yumurta ekstreleri, propolis (arı reçinesi) ve arı sütü başlıca kullanılan hayvan ekstreleridir.
Biyolojik Faktörler (Biyofaktörler):
Derideki hücresel olayları etkileyerek hücrelerin doğal yenilenme, tamir ve kontrol mekanizmalarını uyararak derinin daha sağlıklı ve genç görünmesini sağlarlar. Kollajen, elastin, hyaluronik asit, epidermal büyüme faktörü, mukopolisakkaritler, glukozaminoglikanlar, fibronektin ve lektinler, squalen ve dipalmitoilhidroproün deri yaşlanmasına karşı başlıca kullanılan biyolojik faktörlerdir.
Biyofaktörlerin etkileri şöyle sıralanabilir;
• Hücre yenilenmesini ve çoğalmasını stimüle ederler,
• Hücre hareketliliğini arttırırlar,
• Doku onarıcı ve iyileştirici etkileri vardır,
• Hücrelere Oz taşınmasını arttırırlar.
Yukarıda sayılan protein ve peptit yapısındaki maddelere ilaveten, yine protein ve peptit yapısındaki asetil heksapeptit (argirelin), palmitoil pentapeptit 3, palmitoil tetrapeptit 3 ve palmitoil oligopeptit de yaşlanmaya karşı kullanılan preparatlarda son yıllarda fazlaca kullanılan maddelerdendir.
Asetil heksapeptit (Argirelin):
Botoks benzeri etkiye sahip olan bu madde tek başına da kullanılmaktadır. Nörotransmiterler üzerinde inhibitör etkiye sahiptir.
Palmitoil oligopeptit:
Palmitik asitle birlikte kollajenin bir kısmını oluşturur.
Palmitoil tetropeptit 3:
Hücre proliferasyonundan sorumlu olan interlökinleri aktive ederek hücrelerin yenilenmesini dolaylı olarak hızlandırır.
Palmitoil pentapeptit 3:
Kollajen üretimini artırarak kırışıklıkları azaltır.Böylece cilt daha pürüzsüz hale gelir.
UV Filtreler:
Güneş ışınları ile ortaya çıkan deri hasarını engellemek için kullanılırlar. (Bakınız, GÜNEŞ IŞINLARINAKARŞI KORUYUCU VE BRONZLAŞMAYI SAĞLAYICIPREPARATLAR).
Serbest Radikal Yakalayıcılar:
Serbest radikallerin deri üzerindeki tahrip edici etkisine öncelikle derinin doğal savunma mekanizması karşı koyar. Yaşlanma sürecinde derinin güneş ışınlarına karşı doğal savunma mekanizması yetersiz kalabileceği için antioksidanlar, UV filtreler ve serbest radikal yakalayıcıları içeren kozmetik ürünlerin kullanımı gereklidir. Bu maddelerin başında Vitamin E ve C, B-karoten, glutatiyon peroksidaz ve süperoksit dismutaz gelir.
Etiketler: Cilt Bakımı, Güzellik, Kozmetikler
0 Yorum:
Yorum Gönder
Kaydol: Kayıt Yorumları [Atom]
<< Ana Sayfa