11 Nisan 2012 Çarşamba

Elif Güveloğlu ~ Üzüm Çelirdeği

Mitolojide Tanrıların besini diye anılan üzüm, Mısırlılar ve Fenikeliler aracılığıyla M.Ö. 4000’li yıllarda deniz yoluyla tüm dünyaya dağılmıştır. Eski Mısır mezarlarında ve yazıtlarında sıklıkla yer alır.
Üzümün çekirdeği, kabuğu ve yaprakları tıbbi amaçlı kullanılır. Üzüm çekirdeği yüksek oranda PCO( proantosiyanidin) içerir ki bu madde bilinen en güçlü antioksidandır. Üzüm çekirdeğinin antioksidan özellikleri, çok tanınmış antioksidan vitaminler olan C vitamininden 20 kat ve E vitamininden ise 50 kat daha üstündür. Antioksidanlar, okside olabilen maddelerin oksidasyonunu engelleyebilen maddelerdir. Yaşadığımız sürece her soluk alıp verişimizde hücrelerimizdeki proteinler, lipidler, karbonhidratlar ve en önemlisi genetik şifremizi içeren DNA molekülü okside olur. Yaşlanmanın da kanserinde temelinde bu oksidatif süreç yer alır. . Üzüm çekirdeği DNA hasarını azaltarak,yaşlanmayı da kanser oluşum riskini de düşürür..Eğer kişi yeterince antioksidan madde almazsa , erken yaşlanma, kronik dejeneratif hastalıklar ve kanser meydana gelir. Yüksek doz antioksidan içeren üzüm çekirdeğinin kullanıldığı hastalıkların başında Alzheimer, Parkinson, MS, ALS, bazı felçler, romatizmal hastalıklar ve kanser gelir. Radyasyon hasarlanmasında da etkilidir. Birçok kronik cilt hastalığında kullanılır.

PCO, üzüm çekirdeğinden başka maddelerde de bulunur ;çam kabuğu, limon kabuğu, kızılcık ve nar çekirdeği gibi, fakat üzüm çekirdeğindeki oran çok yüksektir. PCO’ların antioksidan özellikleri yanısıra birçok başka fonksiyonları da vardır. Bakteri ve virüs öldürücülerdir, kanser hücrelerine karşı etkilidirler, yangı giderici özellikleri mevcuttur. Kan damarlarını genişletirler ve damarduvarlarında zararlı kolesterolün ve yağların birikimini engellerler, dolayısıyla kan dolaşımına büyük fayda sağlarlar , kan dolaşımının düzelmesi ise hemen hemen tüm organ sistemlerinde olumlu değişikliklere yol çar çünkü kanın gittiği yerde hayat vardır.


Damar koruyucu, dolaşım artırıcı, yara iyileştirici, alerji giderici etkileri vardır. Varis ve basur gibi toplardamar yetersizliklerinde ve kılcal damar hasarlanmalarında faydalıdır. Kalp damar hastalıklarına karşı koruyucudur. Kalp krizi ve felç riskini azaltır. Üzüm çekirdeğinden elde edilen prosiyanidinlerin, yüksek kolesterol içeren diyetle beslenen deney hayvanlarında kolesterol değerlerini düşürdüğü bilimsel araştırmalarca kanıtlanmıştır. Genel kolesterol değerlerinde düşmenin yanı sıra, HDL denilen iyi kolesterolde de yükselme saptanmıştır.

Damar koruyucu ve onarıcı etkisinde kollojen güçlendirici etkisinin de payı vardır. Kollojen, vücudun hemen her bölgesinde buluınan bağ dokusu yapı taşıdır ve üzüm çekirdeğinin kollojen güçlendirici etkisi, yara iyileşmesini de hızlandırır ve dokuları güçlendirir.Cildin bağdokusunda da bulunan kollajeni sağlamlaştırdığı için de deriyi dinçleştirir, kozmetik sanayinde merhem olarak kullanılır.

Göz sağlığı için de çok önemli faydaları mevcuttur. Yaşa bağlı görme kaybını, maküla dejenerasyonunu geciktirir. Kornea dediğimiz gözün saydam tabakasını korur. Üzüm çekirdeği, sürekli bilgisayarın başında olan kişilerin göz sağlığının korunmasında da önemli yer tutar.

Histamin salgısını azaltarak alerjiyi önlediği de bilinen üzüm çekirdeği, iltihabi prostaglandinlerin sentezini azaltarak romatizmal hastalıklarda ve ağrılı durumlarda yararlı olmaktadır.

Tamamen doğal olan üzün çekirdeğinin fazla tüketilmesiyle ilgili bir yan etkisi ise bulunmaz. Doktor tavsiyesinin her zaman ön planda tutulması gerekirken, piyasadaki ticari kapsül ya da ekstreler yerine 1 avuç ya da fincan siyah üzüm kurusunun yenmesi de yeterli olur. Siyah üzümü ya da kurusunu yerken çekirdeklerinin çiğnenmesi faydalı etkiyi artırır.

Etiketler:

0 Yorum:

Yorum Gönder

Kaydol: Kayıt Yorumları [Atom]

<< Ana Sayfa