31 Mayıs 2014 Cumartesi

Şems Arslan Firavun, sonbahar ve kavunun faydaları

Kavun deyip geçmeyin. Araplara göre cennetten bir melek getirmiş kavunu. Firavun kavuna dava açmış. Peki kavunun faydaları neler? Yaza veda ederken cildi rahatlatacak tarifler.

Arap ülkelerindeki inanışa göre, cennetin bahçesinde yetişmekte olan kavunu yeryüzüne bir melek getirmiş. Tanrı ise buna çok sinirlenmiş ve meleği cennetten kovmuş. Asya ülkelerindeki inanışa göre ise: Kavun saçları parlatır, gözlere iyi gelir, erkekleri tatlı dilli, kadınları pembe yanaklı yaparmış.

Doktorları dinleyecek olursak, kavun insan sağlığı için faydalı bir meyve. Kavun iltihabı azaltır, böbrekleri temizler, idrar yollarındaki taşları döker. Kavunu devamlı tüketenlerin cildi gergin ve pürüzsüz olur. Ve en önemlisi de liken hastalığına ve vitiligo’ya faydaları saymakla bitmez. Araplar eskiden bu yana iltihaplı yaralar için kavun çekirdeğinden özel macun hazırlarlar. Rusya’daki bitki uzmanları ise kavunu, tüberküloz, romatizma, kemik çıkıntılarında, parazit dökmelerinde, bağırsak temizlemesinde kullanıyorlardı.

KAVUNUN FAYDALARI SAYMAKLA BİTMEZ

» Kan azlığında faydalıdır.

» Osteoporoz, kalp damarlarında faydalıdır çünkü içeriğinde bulunan kremniy elementi damarların elastiyetini sağlamaktadır.

» Karaciğere faydalıdır.

» Hamile ve menopoza giren kadınların meyvesidir. İçerisinde bulunan b9 vitamini hafızayı güçlendirerek depresyondan uzak tutar.

» Güneş aküsü gibi olan kavun, ameliyat sonrası sağlığımıza çabuk kavuşmamız için de bir aküdür.

» Kavun içeriğinde bulunan beta- karotin, özellikle sık güneşlenen kadınların cildini güzelleştirir ve bronzlaştırır.

» Serotonin- mutluluk hormonu içeren kavun, gün boyunca enerji depolamanızı, geceleri de rahat uyumanızı sağlar

FAYDALARI KADAR ZARARLARI DA VAR

Bu kadar faydası olan kavunun tabii ki zararları da var. Eski zamanlardan bu yana söylenen bir rivayete göre kavun mahkemelik bile olmuş. Fransa Kralı, kavuna dava açmış. Nedeni ise midesinin bozuluyor ve çok acı çekiyor olmasıymış. Dava görüldükten sonra kavun beraat etmiş, çünkü kral onu yanlış tüketmekteymiş.

Etli ve yağlı yemeklerden sonra kavunu eğer direkt olarak tüketirsiniz mideyi ekşitir; ağrı ve sancı verir.

Yemekten önce tüketilmesi gereken kavunu, başka meyvelerle beraber tüketmeyin, çünkü diğer meyvelerin asitleri kavunla biraraya gelemez. Ayrıca hazmı zorlaştırır. Kavundan sonra soğuk su içmeyin, kefir, yoğurt, süt, alkol tüketmeyin. Emziren kadınlar da dikkatli olmalı. Çünkü kavun, anne sütü ile çocuğun midesini bozarak, çocuğa rahatsızlık verir.

Hipokrat diyor ki: İnsanın tek bir eczanesi vardır o da doğadır.

Sağlıklı günler diliyorum...

BUHARALI HEKİM İBN-İ SİNA’DAN

Kavun çekirdeğini ezin ve üstüne temiz soğuk su ilave edin, iyice karıştırın ve yarım bardak yemekten önce tüketin. Bu karışımı haftada üç defa yapmanız yeterli. Bu sıvı yağları parçalar ve zayıflamaya yardımcı olur.

» KAVUN BALI TARİFİ

Kavundan bal yapacağız. Kavunu iyice yıkayın, kesin ve içinden posasını çıkarın, blendır’la kıyıp sonra da iyice süzün. Sonra tencereye koyup çok az ateşte pişirin. Altı yanmayacak şekilde. Kavanozlara dökün ve yıl boyunca reçel veya bal niyetine tüketin. Tüm kış sizi soğuk algınlıklarından korur, varisleri azaltır ve soğuk kış aylarında enerji verir.

» KAVUN BANYOSU

Kavun banyolarını da özellikle alerjik ciltlere tavsiye ediyorum. Tarifi ise çok basit; küvete bir dilim kavun koyun veya iki bardak kavun posası ilave edin. Daha sonra suda 15 dakika kadar kalın. 8-10 seans sonra alerjiyi azaltarak cildi kızarıklardan ve kaşıntıdan arındırır.

» KAVUNLA LEKELERE SON

Vitiligo hastaları için ise şu tarifi öneriyorum: Kavun kabukları ile günde iki defa 15-20 dakika beyaz lekelere masaj yapın. Sonuç sizi şaşırtacaktır. Ayrıca bu işlem lekelerin ve çillerin rengini de açmakta. Ayrıca yarattığı botoks etkisi de uzun süre sizi mutlu edecektir.


Etiketler: , , ,

16 Mayıs 2014 Cuma

İbrahim Saraçoğlu Hipertiroid ve Hipotiroid için dereotu kürü




Maydanoz grubundandır. Çoğu zaman dereotu ile tereyi karıştıranlar vardır. Dereotu, cacığın, dolmanın içine ve baklanın da üzerine konur. Dereotunun sapları ve yaprakları zengin E vitamini deposudur. C-vitamini bakımından öylesine zengindir ki, miktar olarak E-vitamininin tam on katıdır. Bir hafta boyunca, öğünlerinize başlamadan önce tüketeceğiniz bir yemek kaşığı dolusu dereotu ileride gelişebilecek tiroid şikâyetlerine karşı mükemmel ve mucizevi bir önleyicidir. Bir yıl içerisinde üç-dört kez bir hafta boyunca her öğün öncesinde bir yemek kaşığı dolusu tüketmek en ideal ölçüdür.

Dereotunu önermiş olduğum bu sınırların üzerine çıkarak abartılı bir şekilde tüketmeyiniz. Dereotu öyle bir nimettir ki, hem hipotiroid (tiroidin yavaş veya az çalışması) hem de hipertiroid (tiroidin hızlı veya fazla çalışması) durumunda etkilidir. Her iki durumda da etkilidir. Bu anlamda dereotunda bulunan iki ana etkin madde, tiroid hormonlarını, T3 ve T4‟ü dengelemede yeterli olabilmektedir.
Başka bir ifade tarzıyla, tiroid hızlı çalışıyor ise yavaşlatıyor, yavaş çalışıyor ise hızlandırıyor. Neticede hem hipotiroid hastaları hem de hipertiroid hastaları için yardımcı oluyor. Dereotu kürünü önerdiğim birçok tiroid hastası kürü uygulamaya başladıktan kısa bir zaman sonra boğazlarındaki rahatlamayı (yutkunurken hissettikleri daralmanın yok olduğunu) hayretle anlatıyorlar…


Tiroit nodülü tehlikeli midir?

Değerli okuyucu, nodül tiroit içinde büyümüş alanlardır. Boyut ve sayıları değişik olabilir. Nodüller büyüyebilir, çok çalışır hale geçebilir ve yüzde 5 oranında da kanserleşebilir. Bu nedenle takibi gerekir. dereotu kürü tiroid hormonlarını dengeleyip sağlıklı çalışmasına yardımcı olurken, aynı zamanda nodüllerin küçülmesinde veya tamamen yok olmasında da etkilidir. Birkaç mm büyüklüğündeki nodülleri tamamen yok edebilirken, cm düzeyindeki nodüllerin sadece küçülmelerinde etkili olabilmektedir. Dereotu kürüne ek olarak, tiroid nodüllere karşı daha güçlü bitkisel kürler de vardır.

 Hipertiroidi ve hipotiroidi nasıl anlaşılır?

Tiroit az çalıştığında (hipotiroidi):

- Halsizlik
- Güçsüzlük
- Saç dökülmesi
- Cilt kuruluğu
- Kabızlık
- İsteksizlik
- Mutsuzluk
- Kilo artışı, şişkinlik
- Âdet düzensizliği, âdet olamama
Tesadüfen yapılan kan testlerinde ciddi kolesterol yüksekliği saptandığında hipotiroidi akla getirilmelidir.

Tiroit çok çalıştığında (hipertiroidi) ise şunlar oluyor:

- Çarpıntı
- Terleme
- Sinirlilik
- Huzursuzluk
- Kilo kaybı
- Ellerde titreme
- Saç dökülmesi, saçta incelme
- Geçmeyen ishal
- Gözlerde büyüme
- Âdet düzensizliği, âdet olamama

Dikkat:
Eğer, turp grubundan veya soya grubundan sebzeleri severek ve sıksık çiğ olarak tüketiyorsanız, bir tutam (yaklaşık dört-beş gram) dereotunu o günkü öğünlerinizde eksik etmemenizi öneririm.

Değerli okuyucu, ileride gelişebilecek tiroid şikâyetlerine karşı, önermiş olduğum önleyici kür şekli en ideal olanıdır.

Dereotu tiroid şikâyetleri başlamak üzere olan hastaların imdadına yetişir. Eğer, hekiminiz tiroid hormon düzeylerinizin takip edilmesini önerdi ise ve düzelmediği takdirde ilaca başlayacağını söyledi ise, hekiminize danışarak dereotu kürüne başlayabilirsiniz.

Dikkat: Dereotu kürünü uygularken, hekiminizin önerdiği tiroid ilaçlarınızı mutlaka kullanınız. Kendi kendinize ilaçlarınızı kesmeyiniz. Üç aylık hekim kontrollerini ve tahlilleriniz mutlaka yaptırınız. Tahlil sonuçlarına göre hekiminiz kullandığınız tiroid ilacını azaltabilir veya kestirebilir. Altı-yedi aylık dereotu kürünü uygulayıp nodüllerinden ve tiroid ilaçlarından kurtulmuş hastaların sayısı giderek artmaktadır.

Hipotiroid veya Hipertiroid durumunda dereotu kullanımıTiroid şikâyetleri başlamak üzere olan hastaların imdadına yetişir. Eğer hekiminiz tiroid hormon düzeylerinizin takip edilmesini önerdiyse ve düzelmediği takdirde ilaca başlayacağını söylediyse, destekleyici dereotu kürüne başlayabilirsiniz.  Hipotiroid veya hipertiroid hastası iseniz ve de ilaç kullanıyorsanız dereotu kürünü uygularken, hekiminizin önerdiği tiroid ilaçlarınızı mutlaka kullanınız. Kendi kendinize ilaçlarınızı kesmeyiniz. Üç aylık hekim kontrollerini ve tahlillerinizi mutlaka yaptırınız. Tahlil sonuçlarına göre hekiminiz kullandığınız tiroid ilacını azaltabilir veya kestirebilir. En az üç ay boyunca, sabah, öğle ve akşam öğünlerinden önce birer tutam (dört-beş gram) taze dereotu tüketilmelidir.

Dereotunun Faydaları,

Hipertiroid
Hipotiroid
İştah kesici
Osteoporoz
Guatr
Helicobakter pylori
Antibiyotik agonisti
Menopoz şikayetleri
Hemeroid (basur)
Tiroid nodüllerine karşı

Emziren anneler

Anne sütünün yerini hiçbir şey dolduramaz.
Günümüz insanının yaşadığı stres ve ekonomik şartlar veya çoğu kez annenin çalışıyor olması, anne sütünün erken azalmasına neden olabilmektedir. Emziren annelerin sütlerinin erken azalmasına veya "sütüm yetmiyor" diye düşünen annelerin imdadına dereotu yetişir. Sabah ve akşam yemeklerden önce tüketeceğiniz dereotu anne sütünü arttıracaktır. Emziren anneler ve hipotiroid Emzirme döneminde bazı annelerde hipotiroid gelişebilmektedir. Bu durumdaki emziren anneler, hipotiroide karşı önerilen ilaçları kullanamamaktadırlar. Hipotiroid ilacını almak zorunda olduklarından bebeklerini sütten kesmek zorunda kalmaktadırlar. Bu durumda olan annelere dereotu kürünü önermekteyim. Dereotu kürü, hem sütlerini artırmakta hem de hipotiroide bağlı şikayetleri ortadan kalkmaktadır. Her insanda dereotu kürü %100 etkili olacaktır diye bir kural kesinlikle yoktur. Çünkü her insanın metabolizması detayda farklı çalışır. Hekim kontrollerini ihmal etmeden dereotu kürü uygulanabilir.

Kortizon kullananlar

Değerli okuyucu, günümüzde hekim kontrolü altında kortizon kullanmak zorunda kalan birçok hasta vardır.
Kortizon kullanmak zorunda olanlar romatoid artirit, ülseretif kolit, chron, ms, otoimmünhepatit ve daha birçok hastalıkta kortizon tedavisi önerilmektedir. Kortizonun belli başlı yan tesirleri, gözlerde katarakta neden olabilmekte, kemik erimesine (osteoporoz) sebep olabilmekte veya tiroid fonksiyonlarını olumsuz etkileyebilmektedir. Kortizon kullanmak zorunda olan hastalara tiroid fonksiyonlarının olumsuz etkilenmesine karşı zaman zaman dereotu kürünü uygulamalarını öneririm.

Menopozda olan bayanlar

Değerli okuyucu, dereotu menepoz şikayeti olan bayanlar için mükemmel bir yardımcıdır. Menepoza bağlı ateş basması ve terleme şikâyetlerinde adeta imdada yetişir. Dereotu kürüne başladıktan birkaç gün sonra ateş basmaları ve terlemeler giderek azalmaya başlar.

Zayıflamak isteyenler

Zayıflamak isteyenlere veya zayıflama diyeti uygulayanlara her öğünlerinden onbeş dakika önce bir yemek kaşığı dolusu taze dereotu tüketmelerini tavsiye ederim. Dereotu, sofraya oturduğunuzda daha az yemek yemenize büyük ölçüde yardımcı olacaktır. Çünkü iştahınızın kapanmasına ve doygunluk duygusunun erken başlamasına neden olacaktır.

Helicobakter Pylori

Mide rahatsızlıklarına neden olan helicobakter pylori bakterisi ileri evrelerde mide kanserine de sebep olabilmektedir. Dereotunun içerdiği safranen etkin maddesi helicobakter pyloriye karşı savaşan önemli antibakteriyellerden bir tanesidir. Bu bakteriye karşı mükemmel bir destekleyici zaman zaman uygulanacak dereotu kürüdür.

Romatizma hastaları

Dereotu, hem romatizma hastalarına yardımcı hem de gelişecek veya gelişmekte olan iltihaplı romatizmaya karşı da önleyici ve yardımcı tedavi sunabilmektedir.

Hemoroid (basur)

Hemoroid şikâyetleriniz sık sık tekrar ediyor ise, sofranızda öğünleriniz öncesi dereotu tüketimine önem veriniz. Yılda birkaç kez birer haftalık uygulayacağınız dereotu kürü, hemeroid şikâyetlerinizin tekrarına karşı iyi bir önleyici güç oluşturacaktır.



Prof. Dr. İbrahim SARAÇOĞLU

Bu blogtaki tüm bitkisel kürler ancak ve ancak yetişkinler içindir. Burada okuduğunuz bilgilerin, yardımcı ve destekleyici olduğunu gözardı etmeyiniz. Hekiminize danışmadan buradaki bilgiler ile kendi kendinize kesinlikle teşhis koymayınız ve uygulamayınız. Unutmayınız ki, hastalık yoktur, hasta vardır. Her hastalığın seyri insandan insana değişir. Teşhisi koyacak olan ancak, bir hekimdir

Etiketler: , , , , ,

6 Mayıs 2014 Salı

Ruhsal Sıkıntılar İçin Altınbaşak Otu ve Faydaları



Altınbaşak otu nedir? Altınbaşak nerelerde yetişir?

Altınbaşak (Solidago virgaurea), hendeklerde, orman kıyılarında, eğimli çayırlarda ve ağaçları kesilmiş orman bölgelerinde yetişir. Yöresel olarak yahudi otu ve altınasa adıyla da bilinir. Tüylü ve altın sarısı çiçeklerle bezeli sapı 80 cm kadar yükselebilir.

Altınbaşak otu ne zaman ve nasıl toplanır?

Ağustos’da, çiçeklenme başlangıcında, bitki sapının orta bölümünden kesilir. Gölgelik ve havadar bir ortamda yüksek bir yere asılır ve iyice kurumaya bırakılır. Saplarla birlikte çok ince kıyılır ve hava almayan kaplarda saklanır. Eterli uçucu yağlar, tanen, Saponin, flavonoids ve astringnet principle içerir.

Altınbaşak otunun faydaları nelerdir?

İdrar artırıcı, gaz söktürücü ve antiseptik özelliği vardır. Altınbaşak, bağırsak hastalıklarında ve kanamalarında kullanılır. Ama, her şeyden önce böbrek hastalıklarına karşı olağanüstü bir şifalı bitki olarak övülür. Bitkinin çiçekleri ve yaprakları serinletici bir etkiye sahiptir. Bitki, bedendeki fazla sıvıyı atabilme yeteneğine sahip oldugu için, her tür böbrek ve mesane hastalığında önerilir.

Ruhsal Hastalıklar ve Düş kırıklığı tedavisi

Kişinin tüm ruhsal duyumları böbrekler tarafından karşılanır. Bu nedenle, örneğin, bir yakının ölümünde veya herhangi bir felaket karşısında, en fazla zarara uğrayan organ böbrektir. Altınbaşak, kişinin duygusal yaşamını en iyi düzenleyen bir şifalı bitki olarak kendini kanıtlamıştır. Bu nedenle, düş kırıklıklarında ve ruhsal sıkıntılarda altınbaşak çayı önemle tavsiye edilir. A

Altınbaşak otu nasıl kullanılır? Kullanım Biçimleri :

Altınbaşak Çay hazırlamak: Bir tatlı kaşığı kurutulmuş ve ince kıyılmış bitki, orta boy bir su bardağı dolusu kaynar suyla haşlanır ve üstü kapalı olarak 10-15 dakika demlendikten sonra süzülür. Günde 2-4 bardak çay, aç karnına veya öğün aralarında, soğutulmadan içilir. Taze bitki kullanılması durumunda 4-5 dakika demleme süresi yeterlidir.

Altınbaşak Tentür: Günde 3-5 kere, 10-15 damla D1 inceltisindeki tentür doğrudan dil üstüne veya yarım kahve fincanı suya eklenerek alınır. Çay olarak kullanıldığı her yerde tentür olarak da kullanılabilir.

Üçlü Çay Harmanı: Sarı ballıbaba, altınbaşak ve yoğurtotu eşit oranda karıştırılır. Bu karışımdan yarım tatlı kasığı dolusu , orta boy bir su bardağı dolusu kaynar suyla haşlanır, 5-6 dakika demlendikten sonra süzülür. Gün boyunca 2-4 bardak içilir.

Tüm ŞİFALI BİTKİLER konulu yazılar için tıklayın

Konunun anahtar kelimeleri: altınbaşak otu,altınbaşak çay,altınbaşak otu ömer coşkun,ömer coşkun altınbaşak otu,altınbaşak otu neye yarar,altin basak otu,altınbaşakotu,ibrahim saraçoğlu ruhsal hastalıklar,ruhsal hastalıklara şifalı bitkiler,ruhsal hastalıklara bitkisel tedaviler

Etiketler: ,